MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : HırsızlıkHÜKÜM : Mahkumiyet Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, kararın nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü: Sanığın yaşları küçük olduğu için dosyaları ayrı yürütülen suça sürüklenen çocukları hırsızlık yapmaya azmettirdiği, olay günü suça sürüklenen çocuklara müştekinin evini gösterdiği ve suça sürüklenen çocukların da gündüz 15.30 civarında müştekinin ikinci katta bulunan evinin kapı üstündeki yağmurluk kısmına çıkıp oradan da şahsi çeviklik neticesinde balkona atlayıp açık balkon kapısından eve girerek pek hafif değerdeki eşyaları çaldıkları ve zararın da kovuşturma aşamasında tamamen giderildiğinin anlaşılması karşısında; sanığın eylemine uyan 765 sayılı TCK'nın 493/1, 522 ve 523 maddelerinde belirtilen suç için öngörülen cezanın türü ve yukarı sınırına göre, aynı Kanun'un 102/3, 104/2. maddeleri ile 01.06.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı TCK'nın aynı suça uyan 142/1-b, 116/1, 119/1-c, 66/1/e, 67/4. maddelerinin ayrı ayrı ve bir bütün olarak uygulanması sonucu, anılan Kanun'un 7/2, 5252 sayılı Kanun'un 9/3. maddeleri ışığında, dava zamanaşımı bakımından 5237 sayılı Kanun hükümlerinin sanık yararına olması ve aynı Kanun'un 66/1-e, 67/4. maddelerinde öngörülen 12 yıllık zamanaşımının suç tarihi olan 22.01.2004 tarihinden inceleme tarihine kadar geçmiş bulunması,Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafiinin iddiaları yerinde görüldüğünden, diğer yönleri incelenmeyen hükmün bu nedenle BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK'nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, sanık hakkında açılan KAMU DAVASININ DÜŞMESİNE, 29.06.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.