MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Hırsızlık, konut dokunulmazlığını ihlal etme, mala zarar vermeHÜKÜM : MahkumiyetYerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, kararların nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü: Tekerrüre esas hükümlülüğü bulunan sanık ... hakkında 5237 sayılı TCK'nin 58. maddesinin uygulanmaması ise aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. Sanık ...'in kasıtlı suçtan sabıkasının bulunması nedeniyle 5271 sayılı CMK'nın 231. maddesindeki hükmün açıklanmasının geri bırakılması hükümlerinin uygulanma olanağı bulunmadığı gözetilerek yapılan incelemede; Dosya kapsamına göre diğer temyiz sebepleri yerinde görülmemiştir. Ancak; 1-Konut dokunulmazlığını ihlal etme suçundan hüküm kurulurken, sanıklara veya müdafiilerine ek savunma hakkı tanınmadan, 5237 sayılı TCK'nin 119/1-c maddesinin uygulanması suretiyle, 5271 sayılı CMK'nın 226. maddesine aykırı davranılması, 2-Hırsızlık suçunun teşebbüs aşamasında kalması nedeniyle sanıklar hakkında 5237 sayılı TCK'nin 168. maddesinin uygulanma olanağı bulunmadığının gözetilmemesi, 3-Sanık ... müdafiinin, bozma öncesi verilen 14/10/2008 tarihli hükmü temyiz ettiği dilekçesine eklediği ve üzerinde hakim havalesi bulunmayan müşteki ... imzalı dilekçe içeriğine göre müştekinin, evinin kapısının kırılmasından doğan zararının tamamının ... tarafından karşılandığını ve şikayetçi olmadığını beyan etmesi karşısında; dilekçenin doğruluğu yöntemince araştırılıp tartışılmadan sanıklar hakkında mala zarar verme suçundan 5237 sayılı TCK'nin 168/1. maddesi gereğince uygulama yapılması, 4-Sanıklar hakkında verilen cezaların 5237 sayılı TCK'nin 51. maddesi gereğince ertelenmesine karar verilirken, sanıkların her bir eylemi yönünden denetime olanak sağlayacak şekilde ayrı ayrı hüküm kurulması gerektiğinin gözetilmemesi, 5-Sanık ...'nun suç tarihinde sabıkasız olduğu, hırsızlık suçunun teşebbüs aşamasında kalması ve konut dokunulmazlığını ihlal etme suçunun da niteliği gereği giderilmesi gerekli somut (maddi) bir zararın bulunmadığı, mala zarar verme suçundan ise sanık ... müdafiinin müştekinin zararının tamamen giderildiğine dair müşteki ... imzalı (doğruluğu yöntemince araştırılmayan) dilekçe ibraz ettiği, 5271 sayılı CMK'nın 231. maddesinin 6 fıkrasının (b) bendinde yer alan ölçütün değerlendirilmek suretiyle sanıkların tekrar suç işlemeyeceği yolunda kanaate ulaşılarak tayin edilen cezanın ertelendiği, erteleme müessesesinden daha lehe olan hükmün açıklanmasının geri bırakılması koşullarının da anılan nedenlerle oluştuğu gözetilmeden, “kişilik özellikleri gözönünde bulundurularak ileride yeniden suç işlemeyecekleri hususunda mahkememiz üzerinde olumlu bir kanaat bırakmadıklarından ve böylece şartları oluşmadığından” şeklindeki çelişkili ve yeterli olmayan gerekçe ile sanık ... hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafiinin ve o yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu sebeplerden dolayı isteme uygun olarak BOZULMASINA, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’un 326/son maddesi uyarınca sanığın konut dokunulmazlığını ihlal etme ve mala zarar verme suçlarından yeniden kurulacak hükümlerde kazanılmış haklarının gözetilmesine, 23/06/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.