Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 9897 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 4897 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiDAVA : Davacı, kıdem tazminatı, yıllık izin, fazla çalışma, hafta tatil, ulusal bayram ve genel tatil, ikramiye, giyim yardımı, bayram yardımı, huzur hakkı, yolluklar, hizmete ilişkin eğitim harcamaları, topu iş sözleşmesinden doğan her bir ücret alacağı için faiziyle ücret alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı vekili, davanın belirsiz alacak davası olduğunu belirterek, müvekkili işçinin iş sözleşmesini haklı sebeple feshettiğini, işçilik alacaklarının ödenmediğini ileri sürerek, kıdem tazminatı, yıllık izin, fazla çalışma, hafta tatili, genel tatil ücretleri, ikramiye, giyim yardımı, bayram yardımı, huzur hakkı, yolluk, eğitim harcamaları ile toplu iş sözleşmesinden doğan her bir ücret alacağı için temerrüd tarihlerinden itibaren işleyecek faiz alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.Somut uyuşmazlıkta, dava dilekçesinde, belirtili alacak kalemleri için talep edilen toplam değerin 10.000,00 TL olduğu gösterilmiş, ancak bu tutarın her bir alacak kalemine düşen kısmı açıklanmamıştır. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 119/1-(ğ) maddesi uyarınca, dava dilekçesinde açık bir şekilde talep sonucu belirtilmelidir. Aynı maddenin ikinci fıkrasında, bu hususun eksik olması halinde, hakimin davacıya eksikliği tamamlaması için bir haftalık kesin süre vermesi gerektiği, bu süre içinde eksikliğin tamamlanmaması halinde ise davanın açılmamış sayılacağı hükmü düzenlenmiştir. Mahkemece, söz konusu kanun maddesinin nazara alınmayarak, toplam talep miktarını her bir alacak yönünden ayrıştırması için davacı vekiline kesin süre verilmeden yazılı şekilde kabulle sonuca gidilmesi hatalı olmuştur. Anılan sebeple, bahsi geçen eksikliğin giderilmesi için, davacı vekiline bir haftalık ihtaratlı kesin süre verilmeli, verilen kesin süre içerisinde, belirtilen hususta açıklama yapılmaması halinde, davanın açılmamış sayılmasına karar verilmelidir. Açıklama yapılması halinde ise, öncelikle, somut olayın özellikleri dikkate alınarak, dava dilekçesinde ileri sürülen taleplerin belirsiz alacak olup olmadıkları hususu ayrı ayrı değerlendirilmeli ve hukuki yarar şartının gerçekleşip gerçekleşmediği belirlenmelidir. Neticeye göre de davanın esasına girilmelidir.Yukarıda yazılı sebepten kararın bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, bozma sebebine göre sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 05.04.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.