Y A R G I T A Y İ L A M IMAHKEMESİ : İş MahkemesiDAVA : Davacı, kıdem tazminatı ile ikramiye alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı İsteminin Özeti:Davacı, Akyurt ilçesindeki fabrikada çalışırken iş arkadaşları çalışmaya devam ettiği halde işverence eski ve yeni işçilerin ayrılıp, aleyhe şartlar taşıyan sözleşme imzalaması için kendisine baskı yapıldığını, bir buçuk yıllık ikramiyesinin de ödenmediğini, ücret ödemelerinin aksatıldığını, imzalatılmak istenen sözleşmeyi okumak istediğinde işveren vekilinin “ilk okulu mezunusunuz, neyi anlayacaksınız, neyinize güveniyorsunuz” şeklinde sözler sarf ettiğini ve bu sebeplerle iş sözleşmesini haklı olarak feshettiğini ileri sürerek, kıdem tazminatı ile ikramiye alacaklarını istemiştir.Davalı Cevabının Özeti:Davalı, davacının iş sözleşmesinin görevlendirildiği yeni işyerinde işe başlamaması ve devamsızlık yapması sebebi ile haklı olarak feshedildiğini, ayrıca ödenmeyen işçilik alacağı bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.Mahkeme Kararının Özeti:Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davacının iş sözleşmesini fesihte haklı olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Temyiz:Kararı davalı vekili temyiz etmiştir. Gerekçe:1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışındaki tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.2-Davacı işçinin ikramiye alacağı bulunup bulunmadığı hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.Somut olayda, davacı işçi son bir buçuk yıllık ikramiyesinin ödenmediğini ileri sürerek ikramiye alacağı talebinde bulunmuştur. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda, davalı işveren işyerinde yılda iki defa birer aylık ücret tutarında ikramiye ödenmesi uygulaması olduğu ve banka hesap hareketine göre 2010 yılı ikramiyesi ödenmiş olduğundan, davacının 2011 yılı için bir aylık ücret tutarında ikramiye alacağına hak kazandığı kabul edilmiştir. Ancak gerek somut dosyadaki ve gerekse Dairemizce incelemesi yapılan 2015/..... asas sayılı dosyadaki tanık anlatımları birlikte değerlendirildiğinde; davalı işveren işyerinde yılda bir aylık ücret tutarında ikramiye ödenmesi şeklinde işyeri uygulaması bulunduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda, davacının 2010 yılı için bir aylık ücret tutarında, 2011 yılı için ise çalışılan süreye göre kıstelyevm hesabı yapılarak belirlenecek ikramiyeye hak kazandığı kabul edilerek ikramiye alacağı hesaplanmalı ve hesaplanan tutardan 2010 yılında yapılan ikramiye ödemesi mahsup edilmelidir. Eksik inceleme ve dosya kapsamına uymayan bilirkişi raporuna itibarla sonuca gidilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. 3-Mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 74 ve 75 ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 25 ve 26. maddeleri uyarınca hakim, dava veya cevap dilekçesinde bildirilen vakıalarla bağlı olup, tarafların bildirmediği vakıaları kendiliğinden inceleyemez ve onları hatırlatabilecek davranışlarda dahi bulunamaz. Tarafların talep sonuçları ile bağlıdır, ondan fazlasına veya başka şeye karar veremez.Somut olayda, davacı dava dilekçesinde asgari ücretle çalıştığını belirtmiş olup, işyerinde yemek ve yol yardımı yapıldığına dair bir beyanda bulunmamıştır. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda ise, davacının tazminata esas giydirilmiş ücreti belirlenirken, asgari ücrete 180,00 TL yemek ve 147,00 TL yol yardımının da eklendiği anlaşılmaktadır. Dava dilekçesinde yemek ve yol yardımından söz edilmemesine rağmen, talebi aşar şekilde yol ve yemek yardımının da tazminata esas ücretin tespitinde dikkate alınması isabetli olmamıştır. Taleple bağlılık kuralına aykırı şekilde sonuca gidilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. Sonuç:Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 05.04.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.