MAHKEMESİ :İş Mahkemesi DAVA : Davacı, icra takibine yapılan itirazın iptali ile icra inkar tazminatı alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı İsteminin Özeti:Davacı vekili, müvekkilinin alacaklarının tahsili için 20. İcra Müdürlüğünün 2011/782 sayılı icra dosyası ile takibe geçildiğini, davalı borçlunun süresi içinde itiraz ederek takibi durdurduğunu, davacının 01.03.1991-28.02.2010 tarihleri arasında davalı yanında çalıştığını, davalı şirket tarafından 11.05.2010 tarihinde 10.870,81 TL, 17.06.2010 tarihinde 6.000,00 TL, 09.07.2010 tarihinde 6.000,00 TL, 11.08.2010 tarihinde 6.000,00 TL ve 2.000,00 TL olmak üzere toplam 30.870,81 TL ödeme yapıldığını, bu ödemelerin kısmi olup kıdem tazminatı ve yıllık izin tutarlarının tamamının ödenmediğini ileri sürerek davalının haksız itirazının iptali ile takibin devamına %40 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı Cevabının Özeti:Davalı vekili, davacının davalı iş yerinde 2 dönem çalışmasının bulunduğunu, 01.03.1991-30.11.1999 tarihleri arasında ilk dönem kıdem tazminatının 7.930,12 TL olarak hesaplanmak suretiyle 30.11.1999 tarihinde ödendiğini, ilk dönem çalışmasına ilişkin alacağının bulunmadığını, ikinci dönem çalışmasının 17.02.2000 tarihinde başladığını, kısmi emeklilik sebebiyle 08.02.2010 tarihinde sona erdiğini, taraflar arasında kıdem tazminatı ve yıllık izin ücretlerinin taksitler halinde ödenmesinin yapıldığını, 11.05.2010 tarihinde 10.870,81 TL, 17.06.2010 tarihinde 6.000,00 TL, 09.07.2010 tarihinde 6.000,00 TL, 11.08.2010 tarihinde 6.000,00 TL'nin davacının Fortis A.Ş. hesabına, 2.000,00 TL'nin elden ödeme yapılmak suretiyle toplam 30.870,81 TL olarak ödendiğini, davacının başkaca alacağının bulunmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Mahkeme Kararının Özeti:Mahkemece, davacının davalı iş yerinde 01.03.1991-30.11.1999 ve 17.02.2000-08.02.2010 tarihleri arasında olmak üzere 2 dönem halinde çalıştığı, ilk dönem çalışmasının askerlik sebebi ile kıdem tazminatını hak edecek şekilde sona erdiği, 2. dönem çalışmasının emeklilik sebebiyle kıdem tazminatını hak edecek şekilde sona erdiği, davacının ilk dönem çalışmasının kıdem tazminatı hakları ödenerek sona erdiği, davalı tarafça sunulan iş yeri kayıtları ile kanıtlanmış bulunmakla ve davacının ilk dönem çalışması sonrasında dava dışı 223842 sicil sayılı iş yerinde kısa süreli çalışması bulunduğundan ilk dönem çalışmasının tazminatı ödenerek sonlandırıldığı kabul edilip 17.02.2000-08.02.2010 tarihleri arasında geçen 2. dönem çalışması ile ilgili bilirkişi ek raporundaki hesaplamalar doğrultusunda eksik ödenen kıdem tazminatı ile faizi ve kullandırıldığı veya karşılığının ödendiği davalı işverence ispatlanmayan bakiye yıllık izin alacağı hakkına yönelik davalı itirazının iptali ile takibin devamına, alacak yargılama sonucu belirlendiğinden icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.Temyiz:Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.Gerekçe:1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.2-Dosya içeriğine göre, davacının davalı iş yerinde 01.03.1991-30.11.1999 ve 17.02.2000-08.02.2010 tarihleri arasında olmak üzere iki dönem halinde çalıştığı, ilk dönem çalışmasının askerlik sebebi ile kıdem tazminatını hak edecek şekilde sona erdiği, ikinci dönem çalışmasının ise emeklilik sebebiyle kıdem tazminatını hak edecek şekilde sona erdiği anlaşılmaktadır. Davalı tarafça davacının ilk dönem çalışmasına ilişkin kıdem tazminatı hakkının ödendiği savunulmuş ise de; davalının ödeme savunmasını sadece ticari defteriyle ispatlaması iş hukuku ilkelerine uygun değildir. Davacının ilk dönem çalışmasına ilişkin dava edilen alacaklara yönelik işveren tarafından ibraname, banka dekontu veya imzalı bordro gibi başkaca geçerli bir ödeme belgesi ibraz edilmediği takdirde ilk dönem çalışmasına ilişkin haklarında ödenmediği kabul edilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir. Sonuç:Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 11.03.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.