Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 953 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 29621 - Esas Yıl 2013
MAHKEMESİ :İş MahkemesiDAVA : Davacı, yıllık izin ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.Hüküm süresi içinde taraflar avukatları tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı İsteminin Özeti:Davacı, çalışması boyunca yıllık izinlerinin tam olarak kullandırılmadığını ve fesih sırasında da karşılığının ödenmediğini ileri sürerek, ücretli izin alacağının tahsilini istemiştir.Davalı Cevabının Özeti:Davalı, davacının kıdemine göre 923 gün izne hak kazandığını ve bunun 837 gününü kullandığını, kalan 64 günün ücretinin de fesihte ödendiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.Mahkeme Kararının Özeti:Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Temyiz:Kararı taraflar vekilleri temyiz etmiştir. Gerekçe:1-Davalı temyizi yönünden; miktar ve değeri temyiz kesinlik sınırını aşmayan taşınır mal ve alacak davalarına ilişkin nihai kararlar 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici 3. maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 427. maddesi uyarınca temyiz edilemez. Kesinlik sınırı kamu düzeni ile ilgilidir. Dosya içeriğine göre hüküm altına alınan ve temyize konu edilen miktar karar tarihi itibari ile 1.820,00 TL kesinlik sınırı kapsamında kaldığından davalı vekilinin temyiz isteminin 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici 3. maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 427, 432. maddeleri uyarınca REDDİNE,2-Davacı temyizi yönünden; dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.3-Taraflar arasında uyuşmazlık davacı işçinin kullandırılmayan izin sürelerine ait ücretlere hak kazanıp kazanmadığı noktasında toplanmaktadır. Yıllık izinlerin kullandırıldığı noktasında ispat yükü işverene aittir. İşveren yıllık izinlerin kullandırıldığını imzalı izin defteri veya eşdeğer bir belge ile ispatlamalıdır. Somut olayda; davacının, kıdemine ve üyesi olduğu sendika ile işveren arasında yürürlükte olan toplu iş sözleşmelerine göre 945 gün izin hakkına sahip olduğu tartışmasızdır. Ancak dosyaya davalı tarafından sunulmuş olan ve davacının imzasını içermeyen çizelgeye itibar edilerek davacının 837 gün izin kullandığının kabulü isabetli olmamıştır. Dosyada imzalı izin defteri olmamakla birlikte, imzalı izin talep dilekçe ve formları bulunmaktadır. Mahkemece, imzalı izin talep dilekçe ve formları ile davalı tarafından sunulan çizelge karşılaştırılarak birbiri ile örtüşen dönemlerde izin kullanıldığı kabul edilmeli; davacı tarafın 1994 yılına kadar 3-5 gün ve 2007 yılına kadar 10 gün izin kullandığı yönündeki ikrarı da göz önünde bulundurularak, kaç gün izin kullandığı açık ve tereddüte yer vermeyecek şekilde belirlenmelidir. Davacının kaç gün izin kullandığı tespit edildikten sonra bakiye izin günü yönünden davalı tarafından yapılan ödeme de dikkat alınarak, davacının izin alacağı hesaplanıp hüküm altına alınmalıdır. Eksik inceleme ve araştırma ile sonuca gidilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.Sonuç:Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 26.01.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.