Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 9477 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 34746 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA : Davacı, icra tehdidi altında ödenen dört aylık boşta geçen süre ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme, davanın reddine karar vermiştir.Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı İsteminin Özeti:Davacı Banka, davalının kesinleşen işe iade kararı üzerine on günlük hak düşürücü süre içerisinde işe başlatılma talebinde bulunmadığını, ancak aleyhine başlatılan icra takibi üzerine icra tehdidi altında davalının dört aylık boşta geçen süre ücretinin ödendiğini ileri sürerek, davalıya haksız olarak ödenen boşta geçen süre ücretinin davalıdan tahsilini istemiştir.Davalı Cevabının Özeti:Davalı, kesinleşmiş mahkeme kararının tebliği tarihinden itibaren süresinde işe başlatılma talebinde bulunduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.Mahkeme Kararının Özeti:Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davalının işe iade kararı üzerine süresinde işverene başvurduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.Temyiz:Kararı davacı vekili temyiz etmiştir. Gerekçe:4857 sayılı İş Kanunu'nun 21. maddesinin beşinci fıkrasına göre, işçi kesinleşen mahkeme kararının kendisine tebliğinden itibaren on iş günü içinde işe başlamak için işverene başvuruda bulunmak zorundadır. Aksi halde işverence yapılan fesih geçeri bir feshin sonuçlarını doğurur.Kanunda işçinin şahsen başvurması gerektiğine dair bir düzenleme bulunmamaktadır. İşçi, işe başlatılma konusundaki iradesini bizzat işverene iletebileceği gibi vekili ya da üyesi olduğu sendika aracılığı ile de ulaştırabilecektir.Somut olayda, davalı işçinin davacı işverene karşı açtığı işe iade davasında verilen kabul kararı, Dairemizin 08.05.2012 tarihli ilamı ile onanarak kesinleşmiştir. Yargıtay onama kararı 08.06.2012 tarihinde davalı işçi vekiline usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş olup, davalı işçi vekili on günlük hak düşürücü süre geçtikten sonra 25.06.2012 tarihinde işe başlatılma talebinde bulunmuştur. On günlük hak düşürücü sürenin başlangıcı yönünden Yargıtay onama ilamının tebliği yeterli olup, ayrıca kesinleştirilen mahkeme ilamının tebliğine gerek yoktur. On günlük hak düşürücü süre içerisinde işe başlatılma talebinde bulunmayan işçi, işe başlatmama tazminatı gibi boşta geçen süre ücretine de hak kazanamaz. Bu sebeple; davalı işçiye yersiz olarak ödenen boşta geçen süre ücretinin davacı Bankaya iadesi gerektiğinden, davanın kabulü yerine yazılı gerekçe ile reddi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. Sonuç:Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 10.03.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.