MAHKEMESİ :İş MahkemesiDAVA : Davacı, feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili müvekkilinin yaklaşık ondört yıldan beri davalı işyerinde tanıtım elemanı olarak çalıştığını, 04.07.2011 tarihinde müvekkilinin iş sözleşmesinin sona erdirildiğinin kendisine tebliğ edildiğini, müvekkiline çekilen ihtarda iş sözleşmesinin sona erdirilme nedeni olarak ... Cumhuriyet Savcılığı tarafından yürütülen 2011/10276 nolu soruşturmaya ilişkin olarak taraflarına 29.06.2011 tarihinde ulaşan evrakın incelenmesinde; müvekkilinin görevi sırasında doğruluk ve bağlılık kurallarına aykırı hareket ettiğinin tespit edildiğini, 4857 sayılı Kanun'un 25/II. Esas maddesi uyarınca iş sözleşmesine tazminatsız son verildiğini, davalı tarafın fesih işleminin hukuka aykırı olduğunu, müvekkilinin iş sözleşmesinin 4857 sayılı Kanun'un 26. maddesinde belirtilen altı günlük süre kuralına uyulmadan iş sözleşmesinin feshedildiği, bu durumun hukuka ve mevzuata aykırı olduğunu belirterek açılan davanın kabulü ile müvekkilinin işe iadesine, fesih işleminin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.Davalı şirket vekili; davacının şirketin ... Bölgesine bağlı ... ilinde tıbbi satış temsilcisi olarak görev yaptığını, davacının iş sözleşmesinin ... Cumhuriyet Savcılığı'nın 2011/10276 sayılı soruşturması kapsamında hukuka aykırı belirli eylemleri ifa ettiğinin öğrenilmesi sebebiyle müvekkili şirket tarafından ... Noterliğinin 04.07.2011 tarih ve 2557 sayılı sayılı evrakı kapsamında ... Tipi Kapalı Cezaevinde davacının şahsına yapılan tebligatla 4857 sayılı Kanun'un 25/II-e. Maddesi uyarınca feshedildiğini, tutukluluğu devam etmekte olan davacı tarafından ikame edilen davanın hiçbir hukuki temelinin bulunmadığını, davacıya isnat edilen tutuklama kararı çerçevesinde şüphe düzeyi yüksek olduğu sabit olan eylemler, 4857 sayılı Kanun'un 25. maddesinin " Ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller ve benzerleri " başlıklı II. fıkrasında ifade edilen " işçinin iş verenin güvenini kötüye kullanmak, hırsızlık yapmak, iş verenin meslek sırlarını ortaya atmak gibi doğruluk ve bağlılığa uymayan davranışlarda bulunması” tanımına birebir uyması sebebi ile iş sözleşmesinin feshinden başka hiçbir hareket tarzına imkan bırakmadığını, iş sözleşmesinin feshinin kanuni süresi içerisinde gerçekleştirildiğini, yapılan işlemin usul ve yasaya uygun olduğunu beyanla açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.Mahkeme kararı davalı vekilince temyiz edilmiştir.Somut olayda, davacının davalı şirkette tanıtım elemanı olarak çalışmakta olduğu, davacının iş sözleşmesinin doğruluk ve bağlılığa uymayan davranışları nedeniyle 4857 sayılı Kanun'nun 25/II.-e. maddesi gereğince haklı nedenle feshedildiği, fesih sebebi olarak davacının iş sözleşmesinin ... Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen 2011/10276 nolu soruşturmaya ilişkin olarak davalı şirkete ulaşan evrakların incelenmesi neticesinde davacının iş sözleşmesini görevin ifası sırasında doğruluk ve bağlılığa aykırı davranışta bulunulmasının belirtildiği, .... Ağır Ceza Mahkemesinin 2011/248 esas sayılı dosyası ile davacı ... hakkında Zincirleme Eylem Şeklinde İştirak Halinde Resmi Belgede Sahtecilik, Kamu Kurum ve Kuruluşlarının Zararına Dolandırıcılık suçundan dolayı yapılan yargılama sırasında 21.06.2011 tarihinde gözaltına alınan ve 23.06.2011 tarihinde hakkında tutuklama kararı verilen davacı hakkındaki tutukluluk kararının halen devam ettiği ve mahkemece henüz karar verilmediği, dosya içeriğinden anlaşılmaktadır. Fesih nedeni yapılan davacının eylemi ceza mahkemesindeki davanın da konusu olduğuna ve ceza mahkemesinin sonucunun bu davayı da etkilemesi söz konusu olduğuna göre ceza mahkemesinde açılan davanın sonucu beklenmeden karar verilmesi hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle mahkeme kararının BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 25.01.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.