Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 9142 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 1786 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :İş MahkemesiDAVA : Taraflar arasındaki, icra takibine yapılan itirazın iptali ile icra, inkar tazminatı alacaklarının ödetilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda; ilamda yazılı sebeplerle gerçekleşen miktarın faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine ilişkin hükmün süresi içinde duruşmalı olarak temyizen incelenmesi davalı avukatınca istenilmesi üzerine dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 22.03.2016 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü davalı adına vekili ...... ... ile karşı taraf adına vekili ... ... geldiler. Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor sunuldu, dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı vekili, davalı işçinin 08.11.2002 tarihinde müvekkili şirkete ait aracı kullanırken, trafik kazası yaptığını, kazada dava dışı ...'nın vefat ettiğini, dava dışı müteveffa mirasçılarının müvekkili şirkete maddi ve manevi tazminat talepli dava açtığını, sigorta poliçe limiti dışında kalan 69.652,00 TL'nin müteveffa mirasçılarına ödendiğini, trafik kazasının davalı işçinin kusuruyla meydana geldiğini, müvekkilinin müteveffa yakınlarına ödediği miktarın faiziyle birlikte davalıdan tahsili için icra takibi yapıldığını, davalının takibe haksız yere itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazın iptaline karar verilmesini ve yüzde kırk oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir. Davalı vekili, müvekkili işçinin davacı işverene ait işyerinde sigortasız olarak ve düşük ücretle çalıştırıldığını, müvekkiline kullandırılan aracın eski ve bakımsız olduğunu, müvekkilinin kazanın meydana geldiği gün, işverenin talimatıyla dinlenmeden araç kullandığından aşırı yorgun olduğunu, müvekkilini ağır şartlarda çalıştıran davacı işverenin kazanın meydana gelmesinde kusurlu olduğunu ileri sürerek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.Somut uyuşmazlıkta, davalının davacıya ait işyerinde şoför olarak çalıştığı, 08.11.2002 tarihinde davalı işçinin sevk ve yönetimindeki işverene ait araçla, dava dışı ...'nın yönetimindeki aracın çarpışmasıyla meydana gelen trafik kazasında, dava dışı ...'nın vefat ettiği, işverence müteveffa yakınlarının vekiline 2007 yılında toplam 69.652,00 TL tutarında ödeme yapıldığı anlaşılmaktadır. Mahkemece, düzenlettirilen kusur durumuna ilişkin bilirkişi kurulu raporunda, kazanın oluşumunda davalı işçinin yüzde yetmişbeş, müteveffa ...'nın yüzde yirmibeş kusurlu olduğuna, davacı işverenin ise kusuru bulunmadığına ilişkin tespitler dosya içeriğine göre isabetlidir. Müteveffa yakınlarının, maddi ve manevi tazminat istemli olarak, işveren, işçi ve sigorta şirketi aleyhine açtıkları davada, ... 9. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 21.07.2005 tarihli kararıyla, maddi ve manevi tazminat alacakları hüküm altına alınmış ise de, söz konusu 21.07.2005 tarihli karar, Yargıtay 17. Hukuk Dairesi'nin 26.01.2012 tarihli kararıyla bozulmuştur. Bozmadan sonra devam edilen yargılamada ise dava takip edilmediğinden, 20.06.2013 tarihli nihai kararla davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir. İşverence haricen yapılan ödemenin, kesinleşmiş bir mahkeme kararına dayanmadığı açıktır. Bu halde, işverence yapılan ödemenin, gerçekte ödenmesi gereken tutara uygun olup olmadığının denetlenerek sonuca gidilmesi gereklidir. Mahkemece ise, bu yönde bir değerlendirme yapılmayıp, işverence ödenen toplam tutarın faizinin hesaplanmasıyla yetinilmiştir. Anılan sebeple, işverence yapılan ödemenin, gerçekte ödenmesi gereken tutara uygun olup olmadığı, ... 9. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin dosyasındaki mevcut deliller de nazara alınarak değerlendirilmelidir. Yapılacak değerlendirmede, sigorta şirketi tarafından poliçe limiti dahilinde, müteveffa mirasçısına yapılan 18.000,00 TL'lik ödemenin varlığı da gözardı edilmemelidir.SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, davalı yararına takdir edilen 1.350,00 TL duruşma vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 22.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.