MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA : Davacı, kıdem, ihbar tazminatı, yıllık izin, fazla çalışma, ücret, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili, müvekkili işçinin iş sözleşmesinin haklı sebep olmadan işverence feshedildiğini, işçilik alacaklarının ödenmediğini ileri sürerek, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, aylık ücret, yıllık izin, fazla çalışma, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 2-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 297/2. maddesi uyarınca, hükmün sonuç kısmında, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir. Somut olayda, dava dilekçesinde, diğer istemlerin yanı sıra, davacının aylık ücret alacaklarının eksik ödendiği ileri sürülerek, eksik ödenen aylık ücretlerinin hüküm altına alınması talep edilmiş olup, mahkemece söz konusu talep hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verilmemesi, 6100 sayılı Kanunu'nun 297/2. maddesi amir hükmü uyarınca hatalıdır. Anılan sebeple, talep hakkında, bilirkişi raporunda yer alan mütalaa da değerlendirilerek bir karar verilmelidir. 3-Hükme esas alınan bilirkişi raporunda, ıslaha karşı süresinde ileri sürülen zamanaşımı savunmasının değerlendirilmesinde, ıslah tarihinin baz alınması gerekirken, dava tarihinin baz alınarak hesaplama yapılması hatalı olmuştur. 4-Fazla çalışma, ulusal bayram ve genel tatil çalışmalarının yazılı belgeler ve işyeri kayıtlarına dayanmayıp, şahit anlatımlarına dayanması halinde, hesaba esas alınan süre ve alacağın miktarı nazara alınarak takdir edilecek uygun oranda indirim yapılması gereklidir. Somut olayda, mahkemece, fazla çalışma, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacakları, şahit anlatımlarına dayanarak kabul edilmiş olup, söz konusu alacaklardan takdiri indirim yapılması gerekliliğinin nazara alınmaması hatalıdır. 5-Hüküm altına alınan ihbar tazminatı, yıllık izin, fazla çalışma, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarında, ıslah edilen tutarlar yönünden ıslah tarihinden itibaren faiz işletilmesi gerekirken, dava tarihinden itibaren faiz işletilmesi isabetsizdir. Diğer taraftan, ihbar tazminatı alacağına kanuni faiz işletilmesi gerekliliğinin nazara alınmadan, mevduat faizi işletilmesi de hatalı olmuştur. Yukarıda yazılı sebeplerden, eksik inceleme ve hatalı değerlendirmeyle karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 03.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.