Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 8605 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 35767 - Esas Yıl 2014





Y A R G I T A Y İ L A M IMAHKEMESİ : İş MahkemesiDAVA : Davacı, kıdem, ihbar tazminatı, fazla mesai ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.Hüküm süresi içinde taraflar avukatları tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı İsteminin Özeti:Davacı, iş sözleşmesinin haksız feshedildiğini ileri sürerek kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ile fazla mesai, ulusal bayram ve genel tatil alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.Davalı Cevabının Özeti:Davalılar davanın reddini savunmuştur. Mahkeme Kararının Özeti:Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Temyiz:Kararı taraflar temyiz etmiştir.Gerekçe:1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.2-Taraflar arasında tazminatların hesabında esas alınacak ücret miktarına ilişkin uyuşmazlık bulunmaktadır.Davacı EURO üzerinden ücret aldığını bildirmiş, alacaklarını da böyle talep etmiştir. Borçlar Kanunu yabancı para borcun vadesinde ödenmemesi halinde bu borcu vade veya fiili ödeme günündeki rayice göre Türk lirası ile ödenmesi hususunu düzenler. Öte yandan kıdem tazminatı kamu düzeni ile ilgili olup dairemizin yerleşmiş içtihatlarına göre Türk Lirası olarak hüküm altına alınması gerekmektedir.Mahkemece, anılan alacağın ilgili dönemlerdeki kurun Türk Lirası karşılığı esas alınarak hesaplanması ve kararda da Türk Lirası karşılığının bildirilmesi gerekirken bu husus gözetilmeyerek yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.3-Fazla çalışma, ulusal bayram genel tatil ve hafta tatili ücretlerinde yapılacak takdiri indirim sonucu davalı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesi hakkaniyete aykırı sonuçlara sebep olduğundan ve konuyla ilgili olarak Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinde de herhangi bir kurala yer verilmediğinden, indirim sebebiyle reddine karar verilen miktar bakımından, kendisini vekille temsil ettirmiş olan davalı yararına avukatlık ücretine hükmedilemeyeceği kabul edilmiştir. Mahkemece bilirkişi tarafından belirlenip, davacı tarafça ıslah edilen alacaklardan daha fazla indirim yapılarak davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmesi hatalı olmuştur.4-Kabule göre de davalı ...'yi temsil eden avukatın usulüne uygun düzenlenmiş vekaletnamesinin bulunup bulunmadığının da değerlendirilmesi gerekmektedir. Sonuç : Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 17.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.