Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 8484 - Karar Yıl 2011 / Esas No : 4493 - Esas Yıl 2011





MAHKEMESİ: Ankara 13. İş MahkemesiTARİHİ: 30/04/2010NUMARASI: 2009/668-2010/364Davacı vekili; iş sözleşmesinin işverence 18.06.2009 tarihinde yeni bir yapılanmaya gidileceğinden bahisle feshedildiğini, davacının iş sözleşmesinin feshinin kötü niyetli ve sendikal nedenle feshedildiğini ileri sürerek feshin geçersizliğine karar verilmesi, buna bağlı tazminat ile boşta geçen süre ücretinin belirlenmesi isteğinde bulunmuştur.Davalı işveren, iş sözleşmesinin işletme gereklerinden kaynaklanan nedenlerle yeniden yapılandırma nedeni ile geçerli nedenle feshedildiğini, feshin sendikal nedene dayanmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.Mahkemece iş sözleşmesinin işyerinde yeniden yapılanmaya, gidileceğinden bahisle geçerli nedenle feshedildiği, iş sözleşmesinin kötü niyetli ve Sendikal nedenlerle feshedildiği kanıtlanmadığı gerekçesi ile isteğin reddine karar verilmiştir. Hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.4857 sayılı İş Kanunu’nun 18.maddesine göre otuz veya daha fazla işçi çalıştıran işyerlerinde en az altı aylık kıdemi olan işçinin belirsiz süreli iş sözleşmesini fesheden işveren, işçinin yeterliliğinden veya davranışlarından ya da işletmenin, işyerinin veya işin gereklerinden kaynaklanan geçerli bir sebebe dayanmak zorundadır.2821 sayılı Sendikalar Kanunu’nun “sendikaya üye olup olmama hürriyetinin teminatı” başlıklı 31.maddesini üçüncü fıkrasına göre; işveren, bir sendikaya üye olan işçilerle sendika üyesi olmayan işçiler veya ayrı sendikalara üye olan işçiler arasında işin sevk ve dağıtımında, işçinin mesleki ilerlemesinde, işçinin ücret, ikramiye ve primlerinde, sosyal yardım ve disiplin hükümlerinde ve diğer hususlara ilişkin hükümlerin uygulanması veya çalıştırmaya son verilmesi bakımından herhangi bir ayırım yapamaz; beşinci fıkrasına göre; işçiler, sendikaya üye olmaları veya olmamaları, iş saatleri dışında veya işverenin rızası ile iş saatleri içinde, işçi sendika veya konfederasyonlarının faaliyetlerine katılmalarından dolayı işten çıkarılamaz. Aynı maddenin altıncı fıkrasına göre ise; sendika üyeliği veyasendikal faaliyetlerden dolayı iş sözleşmesinin feshi halinde ise, İş Kanununun 18, 19, 20 ve 21 inci madde hükümleri uygulanır. Ancak, İş Kanununun 21 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ödenecek tazminat işçinin bir yıllık ücret tutarından az olamaz.Dosya içeriğine göre iş sözleşmesi davalı işveren tarafından 12.06.2009 günlü fesih bildirimi ile işyerinde yeni bir yapılanmaya gidileceğinden hizmetinize ihtiyaç kalamadığı gerekçesiyle geçerli nedenle feshedildiği bildirilmiştir.Davacı vekili iş sözleşmesinin sendikal nedenle feshedildiği iddia edilmiş ve dosyaya davacının sendika üyelik fişi, sendika işyeri temsilciliğine atandığına ilişkin sendika yazısı, davacının üyesi olduğu sendikanın davalı işyerinde toplu iş sözleşmesi yapmaya yetkili olduğuna ilişkin bakanlık yetki tespiti kararı, ve davalı işyerinde 08.09.2009 tarihinden uygulanmak üzere grev kararı ibraz edilmiştir.Ancak; fesih tarihinde davalı işyerinde çalışan işçi sayısı belli olmadığı gibi feshin sendikal nedene dayanıp dayanmadığı hususunda yapılan araştırma ve inceleme de yetersizdir. Mahkemece öncelikle davalı işyerinde fesih tarihinde çalışan işçi sayısı kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenmeli, davacının işgüvencesi hükümlerinden yararlanma koşullarını taşıdığı saptandıktan sonra feshin sendikal nedene dayanıp dayanmadığı araştırılmalıdır. Ayrıca dosya içeriğinden işyerinde fesih tarihi itibari ile çalışan sendikaya üye olan, üyelikten çekilen, üyelikten çekilenlerden çalıştırılan, iş sözleşmesi feshedilen, işten çıkarılanlardan sendikalı olan ve sendikalı olup da işyerinde çalışması devam eden işçiler olup olmadığı dosya içeriğinden anlaşılamamaktadır. Feshin sendikal nedene dayanıp dayanmadığı hususunun kuşkuya yer vermeyecek şekilde açıklığa kavuşturulması için belirtilen yönlerden gerekli araştırmaya gidilmeli ve toplanacak deliller dosya içeriği ile yeniden bir değerlendirmeye tabi tutularak sonucuna göre bir karar verilmelidir. Eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm kurulması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 27.12.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.