MAHKEMESİ :İş MahkemesiDAVA : Davacı, kıdem, ihbar tazminatı, fazla mesai, yıllık izin, ücret alacağı ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.Hüküm süresi içinde davacı ve davalı ... avukatları tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, 2005 yılından itibaren... değişen altişverenler yanında çalıştığını, 04.01.2011 tarihinde birkısım çalışanların hastanede bir yere toplanarak sözleşmelerinin feshedildiğini belirterek kıdem, ihbar tazminatı ile fazla mesai ve yıllık izin ücreti alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.Davalı ... vekili, davanın reddini savunmuştur.Davalı ... .... hastanesinin ihalesini 01.01.2011 tarihinde aldıklarını ve davacının şirketlerinde hiç çalışmadığını belirterek davanın husumet yönünden reddini talep etmiştir.Karar, süresi içinde davacı ve davalı ... vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.1-Taraflar arasındaki ilk sorun, davacının iş sözleşmesinin hangi tarihte feshedildiği ve davalı .......'nin son altişveren sıfatı ile alacaklardan müştereken sorumlu tutulup tutulmayacağı konusundadır.Davacı, ... 04.01.2011 tarihine kadar değişik alt işverenler yanında ve son olarak .... bünyesinde çalıştığını, anılan tarihte bir kısım çalışanların hastanede bir yere toplanarak sözleşmelerinin feshedildiğini beyan etmiştir. Dosya içeriğine göre davalı ... ile dava dışı.... arasında imzalanan hizmet alım sözleşmesinin süresi 31.12.2010 tarihinde sona ermiştir. 01.01.2011 tarihli hizmet alım sözleşmesi ise davalı ... ... ile yapılmıştır. 2011 yılı Ocak ayı için hazırlanan çalışan listesinde davacının adı yer almakla birlikte onaylı çizelgede adının bulunmadığı görülmektedir. kayıtlarında davacının işten ayrıldığı tarih 31.12.2010 olmakla birlikte davacı ve davalı şahitlerinin ortak anlatımlarından davacının 04.01.2011 tarihine kadar aynı şartlarda kesintisiz çalışmaya devam ettiği anlaşılmaktadır. ...'nin 2011/290 esas sayılı dosyasında davacı gibi ihale bitimi sonrası 04.01.2011 tarihine kadar aynı şartlarda fiilen kesintisiz çalıştığını iddia eden çalışanın açtığı davada, son altişverenin ... olduğu kabul edilmiş ve bakanlık ile birlikte alacaklardan müştereken sorumlu tutulmuştur. Karar Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin 2012/21204 esas 2014/20063 karar sayılı kararı ile onanmıştır. Bu durumda davacının 12.05.2005-04.01.2011 tarihleri arasında değişik altişverenler nezdinde ve en son davalı şirket bünyesinde çalıştığı kabul edilelerek talep konusu tazminat ve alacaklar hakkında bir karar verilmelidir. Yazılı gerekçe ile ....'ye karşı açılan davanın husumet yokluğundan reddedilmiş olması hatalıdır. Kabule görede, davalı .......'ye yöneltilen davanın pasif husumet yokluğundan reddine karar verildikten sonra karar tarihindeki Avukatlık Asgari ücret Tarifesinin 7/2. maddesine aykırı olarak anılan davalı lehine nispi vekalet ücreti takdir edilmiş olması hatalıdır. 2-Taraflar arasındaki diğer uyuşmazlık davacı işçinin 2008 yılından sonra fazla çalışma yapıp yapmadığı konusundadır. Şahit anlatımlarına göre davacının 2008 yılından sonra, kanuni ara dinlenme süreleri dışında günde onaltı saat ve haftada beş gün çalıştığı; iki haftada bir gün yirmidört saat nöbete kalarak ondört saat daha çalıştığı yönündeki tespit dosya içeriğine uygundur. Ancak hesaplama yapılırken 2008 yılından sonra davacının her hafta bir gün nöbete kaldığının kabulü ile sonuca gidilmiş olması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 02.03.2015 günü oybirliğiyle karar verildi.