Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 8327 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 30795 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :İş MahkemesiDAVA : Davacı, kıdem, ihbar tazminatı, fazla çalışma, prim ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme, isteğin reddine karar vermiştir.Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı İsteminin Özeti:Davacı, madene yağ satış sorumlusu olarak davalı iş yerinde çalıştığını, iş sözleşmesinin haklı sebep olmaksızın işverence feshedildiğini ileri sürerek, kıdem ve ihbar tazminatları ile fazla çalışma, prim ve genel tatil alacaklarını istemiştir.Davalı Cevabının Özeti:Davalı; davacının valör zamanaşımına uğrayan alacak sebebi ile zarara uğrattığını iş sözleşmesinin bu sebeple haklı sebeple feshedildiğini, üst düzey yönetici olarak çalışan davacının fazla çalışma ve genel tatil alacağının bulunmadığını, satışlara bağlı olarak prim ödendiğini mayıs ayı prime hak kazanmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.Mahkeme Kararının Özeti:Mahkemece, davacının sorumluluğunda bulunan cari hesap bakiyeleri ile ilgili olarak tahsilatların vadelerinde yapılmaması sebebi ile tahsilat zamanaşımından dolayı şirketin 6.9743,93 TL zarara uğradığını, 15.700 TL zamanında tahsilatın gerçekleşmediğini, sürücü harcırahlarında 1.500,00 TL fazla ödeme yapılmasına sebebiyet verdiğini feshin haklı nedene dayandığını, üst düzey yönetici olarak çalışması sebebi ile fazla çalışma genel tatil alacağının bulunmadığını belirterek ispatlanmayan prim alacağı ile birlikte davanın reddine karar verilmiştir. Temyiz:Kararı davacı temyiz etmiştir. Gerekçe:1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davacının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.2-Taraflar arasında, iş sözleşmesinin haklı sebeple feshedilip feshedilmediği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır. Davacının iş sözleşmesinin feshine dayanak kılınan 4857 sayılı İş Kanunu'nun 25/2-ı maddesinde işçinin kendi isteği veya savsaması yüzünden işin güvenliğini tehlikeye düşürmesi, iş yerinin malı olan veya malı olmayıp da eli altında bulunan makineleri, tesisatı ./..veya başka eşya veya maddeleri otuz günlük ücretinin tutarıyla ödeyemeyecek derecede hasara ve kayba uğratmasının işverene iş sözleşmesini derhal feshetme hakkı veren hallerden olduğu belirtilmiştir. İşçinin iş görme edimini yerine getirirken özen borcuna aykırı davrandığı kasıt veya ihmal ve dikkatsizlik ile işverene zarar verdiği hallerde zarara uğradığını ispat yükü işverene zararın oluşmasında kusuru bulunmadığını ispat yükü ise işçiye aittir. Somut olayda; madeni yağ sorumlusu olarak çalışan davacının iş sözleşmesi; davacının sorumluluğunda bulunan cari hesap bakiyeleri ile ilgili olarak tahsilatların vadelerinde yapılmaması, tahsilat zamanaşımından dolayı şirketin 6.9743,93 TL zarara uğraması, 15.700 TL zamanında tahsilatın gerçekleşmemesi ve sürücü harcırahlarında 1.500,00 TL fazla ödeme yapılmasına sebebiyet verilmesi gibi gerekçelerle tazminatsız ve bildirimsiz feshedilmiştir. Davacının feshe konu davranışının haklı bir sebep teşkil edip etmediğinin belirlenmesi için oluştuğu belirtilen zararın davacının görevi kapsamındaki işlerden kaynaklanıp kaynaklanmadığı, varsa kusur oranı ve oluşan zarar miktarının kuşkuya yer vermeyecek şekilde açıklığa kavuşturulması gerekir. Bu sebeple, bilirkişi kurulundan rapor alınmalı ,davacının kusurlu olup olmadığı tespit edilmeli, ayrıca oluşan zarar ile varsa kusura isabet eden zarar miktarı belirlenerek, tespit edilecek zarar miktarı davacının otuz günlük ücreti ile karşılaştırılarak sonuca gidilmelidir. Eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. 3-Taraflar arasında fazla çalışma genel tatil alacağı yönünden uyuşmazlık bulunmaktadır. Fazla çalışma yapıldığını işçinin, karşı iddiayı ve özellikle fazla çalışma ücretinin ödendiğini ise işverenin ispatlaması gerekir. İlke olarak işçi fazla çalışma yaptığını veya tatillerde çalıştığını yazılı deliller dışında tanıkla da ispatlayabilir. İş yerinde çalışma düzeninı bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan tanıkların anlatımlarına değer verilemez.Somut olayda davacının madeni yağ sorumlusu olarak davalı şirkette çalıştığı davalı tanık beyanları ile sabittir. Her ne kadar mahkemece davalı savunması doğrultusunda davacının üst düzey yönetici olarak çalıştığı kabul edilerek fazla çalışma ve genel tatil alacağının reddine karar verilmiş ise de; dosya içerisinde bulunan ücret bordrolarının bir kısmında fazla çalışma ve genel tatil alacak tahakkuklarının bulunduğu anlaşılmaktadır. Hal böyle iken genel tatil alacağının tanık beyanlarında belirtildiği üzere, fazla çalışma alacağının da 08.30-18.30 arası mesai saatlerine göre hesaplanması gerekirken yazılı şekilde reddine karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.4-Taraflar arasında prim alacağına hak kazanma konusu bir diğer uyuşmazlık sebebidir. Davacı taraf, iş sözleşmesinin sona erdiği 03.01.2012 tarihine kadar çalışmasını sürdürdüğünü ve son ay prim alacağına iş sözleşmesinin feshedildiği tarih itibari ile hak kazandığı halde ödenmediğini iddia etmiştir. Davalı taraf ise davacının, satışa bağlı olan prim alacağına hak kazanmadığını savunmuştur. Mahkemece bilirkişiden rapor aldırılarak davacının tüm dönem primleri dikkate alınmak sureti ile son ay prime hak kazanıp kazanmadığının araştırılması ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken belirtilen yön gözetilmeden verilen karar hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. Sonuç:Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 26.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.