Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 784 - Karar Yıl 2012 / Esas No : 5326 - Esas Yıl 2011
MAHKEMESİ: Diyarbakır 1. İş MahkemesiTARİHİ: 17/06/2010NUMARASI: 2009/531-2010/590Davacı vekili, müvekkilinin iş sözleşmesinin davalı işveren tarafından çalıştığı ocaktaki yemek işlerinin taşerona devredildiği, hizmetine ihtiyaç kalmadığı gerekçesiyle feshedildiğini, feshin geçerli nedene dayanmadığını ileri sürerek feshin geçersizliğine ve davacının işe iadesine, kanuni haklarının hüküm altına alınmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, yazılı cevap vermemiş, duruşmadaki beyanında davacının çalıştığı ocaktaki yemek işlerinin taşerona devredildiğini, hizmetine ihtiyaç kalmadığından iş sözleşmesinin geçerli nedenle feshedildiğini savunarak haksız ve yersiz açılmış davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece fesih haklı nedene dayandığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.Hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Taraflar arasında iş sözleşmesinin feshinin geçerli nedene dayanıp dayanmadığı uyuşmazlık konusu olup, normatif dayanak 4857 sayılı İş Kanunu’nun 18 ve devamı maddeleridir. 4857 sayılı Kanun’un 18. maddesine göre otuz veya daha fazla işçi çalıştıran işyerlerinde en az altı aylık kıdemi olan işçinin belirsiz süreli iş sözleşmesini fesheden işveren, işçinin yeterliliğinden veya davranışlarından ya da işletmenin, işyerinin veya işin gereklerinden kaynaklanan geçerli bir sebebe dayanmak zorundadır.İşletmenin, işyerinin veya işin gereklerinden kaynaklanan sebepler; sürüm ve satış olanaklarının azalması, talep ve sipariş azalması, enerji sıkıntısı, ülkede yaşanan ekonomik kriz, piyasada genel durgunluk, dış pazar kaybı, ham madde sıkıntısı gibi işin sürdürülmesini olanaksız hale getiren işyeri dışından kaynaklanan sebeplerle yeni çalışma yöntemlerinin uygulanması, işyerinin daraltılması, yeni teknolojinin uygulanması, işyerinin bazı bölümlerinin kapatılması ve bazı iş türlerinin kaldırılması gibi işyeri içi sebeplerdir.İşletmenin, işyerinin ve işin gereklerinden kaynaklanan sebeplerle sözleşmeyi feshetmek isteyen işverenin fesihten önce fazla çalışmaları kaldırmak, işçinin rızası ile çalışma süresini kısaltmak ve bunun için mümkün olduğu ölçüde esnek çalışma şekillerini geliştirmek, işi zamana yaymak, işçileri başka işlerde çalıştırmak, işçiyi yeniden eğiterek sorunu aşmak gibi varsa fesihten kaçınma imkanlarını kullanması, kısaca feshe son çare olarak bakması gerekir.4857 sayılı Kanun’un 20. maddesinin ikinci fıkrasına göre feshin geçerli nedene dayandığını ispat yükümlülüğü işverene aittir. İşçi, feshin başka bir sebebe dayandığını iddia ettiği takdirde, bu iddiasını ispatla yükümlüdür.Somut olayda; davalı işveren, dosyaya yemek işinin taşerona devredildiği savunmasını kanıtlayacak hiçbir yazılı delil sunmamış, sadece işyeri çalışanı tanığını dinletmiştir. Dosya içeriğinden, bu kapsamda davacıdan başka herhangi bir işçinin iş sözleşmesinin feshedilip feshedilmediği de anlaşılamamaktadır. Mahkemece SGK'dan fesih öncesi ve sonrası çalışan işçi listeleri getirtilmemiş, davalı vekiline delillerini bildirmek üzere kesin süre verilmemiş, bu eksiklikler giderildikten sonra mahallinde uzman bilirkişi kurulu aracılığıyla keşif yapılmamış, feshin geçerli nedene dayanıp dayanmadığı, feshin son çare olması ilkesine uyulup uyulmadığı araştırılmamış, eksik incelemeyle karar verilmesi doğru olmamıştır.SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan sebepten BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 30/01/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.