Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 781 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 10792 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ :İş MahkemesiDAVA : Davacı, kıdem tazminatı, fazla mesai ücreti ile yıllık izin ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.Hüküm süresi içinde davalılar avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, 03.04.2003-09.06.2009 tarihleri arasında çalıştığını, işyerinde kötü muamelede bulunulması ve fazla mesai ücretinin ödenmemesi, ücretlerin geç ödenmesi nedeniyle iş sözleşmesini haklı nedenle feshettiğini belirterek kıdem tazminatı, fazla mesai ve yıllık izin ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.Davalı işveren, davacının 01.05.2003 tarihinde işe başladığını ve 28.02.2006 tarihinde işten ayrıldığını, daha sonra ... ve Ortakları unvanlı adi ortaklıkta çalışmaya başladığını, bu ortaklığın 01.04.2009 tarihinde davalı ... tarafından tüm hak ve yükümlülükleri ile birlikte devir alındığını, davacının çalışmasına ...'ne bağlı olarak devam ettiğini, davacının 09.06.2009 tarihinde gönderdiği ihtarname ile iş sözleşmesini feshettiğini bildirerek asılsız ithamlarda bulunduğunu, davacının kıdem tazminatı, fazla mesai ve yıllık izin ücreti alacağının bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.Mahkemece, davacının iş sözleşmesini feshetmekte haklı olduğu gerekçesi ile alınan bilirkişi raporu doğrultusunda sehven taleple bağlı kalarak davanın kabulüne karar vermiştir.Karar davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dosyadaki bilgi ve belgelere göre davacı iş sözleşmesini ücretinin zamanında ödenmemesi ve işyerinde kötü muamelede bulunulması gerekçesi ile ve haklı nedenle feshetmiştir. Davacı alınan bilirkişi raporu doğrultusunda taleplerini ıslah etmiştir. Mahkemece davacının taleplerini ıslah etmesine karşın ilk taleple bağlı kalınarak davanın kabulüne karar verilmesi karşısında davalı vekilinin temyiz dilekçesinde açıkça belirttiği üzere davacının ıslah talebine göre karar verilmesi gerekirken bu durum dikkate alınmadan hüküm kurulması hatalı olmuştur.Öte yandan, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacının kullandığı yıllık izin süresinin tespit edilmesine rağmen kalan süreye ilişkin olarak hesaplanan yıllık izin ücretinden fazlaya hükmolunması da hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 24.01.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.