Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 7653 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 1872 - Esas Yıl 2015
MAHKEMESİ :İş MahkemesiDAVA : Davacı, kıdem, ihbar tazminatı, yıllık izin, fazla mesai ücreti ile manevi tazminat alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı İsteminin Özeti:Davacı, iş sözleşmesinin haksız şekilde işverence feshedildiğini ileri sürerek, kıdem tazminatı, fazla mesai ücreti, izin ücreti, ihbar ve manevi tazminat alacağının tahsiline karar verilmesini istemiştir.Davalı İsteminin Özeti:Davalı, Şahsi borç sebebiyle icra takibi yapıldığını, para ilişkisine ilişkin savunmasının istendiğini ancak davacının müvekkiline şantaj yaptığını, iş sözleşmesinin 25. maddeye göre feshedildiğini, fazla mesai ve izin ücreti talebinin yerinde olmadığını iddia ederekaçılan davanın reddine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme Kararının Özeti:Mahkemece, izin alacağının kabulü ve diğer alacakların reddine karar verilmiştir.Temyiz:Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.Gerekçe:1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.2-Taraflar arasında uyuşmazlık iş sözleşmesinin işveren tarafından yapılan feshinin haklı olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.4857 sayılı İş Kanunu'nun 25. maddesinin II. bendinde, ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller sıralanmış ve belirtilen durumlar ile benzerlerinin varlığında işverenin haklı fesih imkanının olduğu açıklanmıştır. Her ne kadar mahkeme tarafından davacının 24.03.2008 tarihinde davalı iş yerinde çalışmaya başladığı, saha satış yöneticisi olarak çalıştığı, davalı şirketin Ankara bölge bayisi ... adına davacının müşterilere mal sattığı, tahsilat yetkisi olmadığı halde müşterilerden tahsilat yaptığı ve bu şekilde zimmetine para geçirdiği, bu ilişkinin işveren tarafından öğrenilmesi üzerine 01.02.2013 tarihinde işveren tarafından 4857 sayılı Kanun'un 25/II-b ve e bendleri gereğince iş sözleşmesinin haklı sebeple feshedildiği kabul edilmişse de davacının borçlu olup distribütör ile aralarında maddi bir ilişki sonucu menfaat temin etiği ve görevini kötüye kullandığı ayrıca fesih ihtarında belirtildiği üzere hakaret ya da tehdit fiilini gerçekleştirdiğine dair şüpheden uzak bir delil bulunmadığından ispat yükü kendisinde olan davalı tarafından feshin haklı olarak gerçekleştirildiği iddası ispatlanamadığından aksi yönde kanaat ile mahkemenin feshe bağlı alacaklardan olan kıdem ve ihbar tazminatının kabülü yerine reddine karar vermesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.Sonuç:Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 14.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.