Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 7369 - Karar Yıl 2011 / Esas No : 2342 - Esas Yıl 2011





MAHKEMESİ: İzmir 1. İş MahkemesiTARİHİ: 14/05/2009NUMARASI: 2008/230-2009/214Davacı işçi, iş sözleşmesinin geçerli neden olmadan feshedildiğinin kesinleşen mahkeme kararı ile tespit edilmesi üzerine işverene süresinde yaptığı başvuruya rağmen işe başlatılmadığını ileri sürerek, boşta geçen dört aylık ücret ve diğer hakları ile işe başlatmama tazminatının hüküm altına alınması isteğinde bulunmuştur. Davalı işveren, davacının yaptığı başvuru üzerine süresi içinde aynı şartlarda işe başlaması için davet edilmesine rağmen işyeri gerekleri nedeniyle atanan bölge koordinatörüne bağlı olarak çalışmayacağını belirterek işe başlamadığını, davacının bu sırada başka bir işyerinde çalıştığını ve o işyeri ile ilişkisini kesmeden işyerine geldiğini, davacının başvurusunda samimi olmadığını, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece davacının önceki şartlarda işe başlatılmadığı gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.Karar davalı işverence temyiz edilmiştir.Taraflar arasında feshin geçersizliğine ilişkin verilen karardan sonra işe başlatılmak için süresinde başvuran davacının işe başlatılıp başlatılmadığı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır. Normatif dayanak 4857 sayılı İş Kanunu’nun 21.maddesidir. İşçinin işe iade yönündeki başvurusu samimi olmalıdır. İşçinin gerçekte işe başlamak niyeti olmadığı halde, işe iade davasının sonuçlarından yararlanmak için yapmış olduğu başvuru geçerli bir işe iade başvurusu olarak değerlendirilemez. İşçinin süresi içinde işe iade yönünde başvurusunun ardından, işverenin daveti üzerine işe başlamamış olması halinde, işçinin gerçek amacının işe başlamak olmadığı kabul edilmelidir. Başka bir anlatımla, işçi işverene hiç başvurmamış gibi sonuca gidilmelidir. Bu durumda işverence yapılan fesih, 4857 sayılı İş Kanunu’nun 21/5. maddesine göre geçerli bir feshin sonuçlarını doğurur. Bunun sonucu olarak da, işe iade davasında karara bağlanan işe başlatmama tazminatı ile boşta geçen süreye ait ücret ve diğer hakların talebi mümkün olmaz. Ancak, geçerli sayılan feshe bağlı olarak işçiye ihbar ve koşulları oluşmuşsa kıdem tazminatı ödenmelidir.Dosya içeriğine göre davalı şirkette Ege Bölge Müdürü olarak çalışan davacının iş sözleşmesinin feshedilmesi üzerine açtığı işe iade davasının lehine sonuçlandığı, kararın kesinleşmesinden sonra işe başlatılmak için süresi içinde işverene başvurduğu anlaşılmaktadır.Davacı işe başlama daveti üzerine işyerine gittiğini, yerine yeni bir bölge müdürünün atandığını gördüğünü, önceki imkânların kendisine sağlanmadığını ileri sürmüştür. Davalı ise işyeri gerekleri nedeniyle Ege Bölge Koordinatörü unvanı ile bir personelin atandığını, işe iade kararı sonrasında davacının yine Bölge Müdürü unvanı ile çalıştırılmak istendiğini, ancak davacının Bölge Koordinatörüne bağlı çalışmak istemediğini belirterek işe başlamadığını savunmuştur. Dosya kapsamına göre işverenin işe başlama daveti üzerine işyerine giden davacının sonradan atanan Bölge Koordinatörüne bağlı olarak çalışmak istemediği, bu esnada başka bir şirketin sigortalı çalışanı olduğu ve o şirketle ilişkisini kesmeden işyerine geldiği de göz önünde bulundurulduğunda davacının işe başlatılma başvurusunda samimi olmadığı anlaşılmakla, fesih geçerli hale geldiğinden davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile kabulü hatalı olmuştur. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 13/12/2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.