MAHKEMESİ: Kocaeli 1. İş MahkemesiTARİHİ: 15/04/2010NUMARASI: 2009/606-2010/266Davacı, iş sözleşmesinin İş Kanununda öngörülen usulde aykırı biçimde yazılı bildirim yapılmadan ve sebep belirtilmeden sözlü olarak fesih edildiğini iddia ederek feshin geçersizliğine ve işe iadesine, işe başlatılmama durumuna ilişkin haklarının belirlenmesine karar verilmesini istemiştir. Davalı, iş sözleşmesinin ekonomik krizden kaynaklanan geçerli nedenle feshedildiğini ileri sürerek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece fesih bildiriminin yazılı olarak yapılmadığı, bu nedenle geçersiz olduğu gerekçesiyle davanın kabulü yönünde hüküm oluşturulmuştur. Dosyadaki bilgi ve belgelere göre; mahkemece Kocaeli 4 İş Mahkemesinin 2009/890 Esas sayılı dosyasında davalı şirket temsilcisinin 29/09/2009 tarihli oturumdaki “fesih bildirimi yoktur” şeklindeki beyanına dayanılarak feshin yazılı bildirimle yapılmadığı sonucuna varıldığı anlaşılmakta ise de sözü edilen beyan o dava konusu fesih bakımından geçerli olup bu dava bakımından bağlayıcı değildir. Öte yandan işveren tarafından sunulmuş 11/08/2008 tarihli fesih bildirim yazısında davacıya feshin yazılı olarak yapılmak istendiği ancak davacının tebliğden imtina ettiğinin tutanak şeklinde yazının altında belirtildiği görülmektedir. Fesih bildirim yazısının tebliğinden imtina edildiğinin kanıtlanması halinde bildirimin yasada öngörülen şekle uygun olarak yapıldığının kabulü gerekir. Tebliğden imtina edilmesi bildirimin yapılmadığı sonucunu doğurmaz bu itibarla fesih bildirimin tebliğden imtina edilip edilmediği araştırılıp saptanmadan dosya içeriğine uymayan gerekçe ile sonuca gidilmesi isabetli olmamıştır. Mahkemece, öncelikle tebliğden imtina edildiğinin belirtildiği fesih bildirim yazısı davacıya gösterilerek diyecekleri sorulmalı, itiraz edildiği takdirde tutak tanıkları çağırılıp bilgilerine başvurulmalı, yazılı bildirim yapılmadığının anlaşılması halinde şimdiki gibi dava kabul edilmeli, imtina edilmiş ise yazılı fesih bildirimin yapıldığı başka bir deyişle fesih bildiriminde yasada öngörülen şekle uyulduğu kabul edilerek işin esasına girilip taraf delilleri toplanarak oluşacak sonuç çerçevesinde karar verilmelidir. Mahkemece yukarıda belirtilen yönler dikkate alınmadan yazılı gerekçe ile karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 13.12.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.