Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 714 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 10529 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ :İş MahkemesiDAVA : Davacı, kıdem, ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti, aylık ücret alacağı, fazla mesai alacağı, hafta sonu çalışma ve ulusal bayram çalışma alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili, davacının davalıya ait işyerinde 01.06.2002 tarihinden 22.11.2007 tarihine kadar komi olarak çalıştığını, işyerinin Özel İdare tarafından tahliye edilmesi ile iş sözleşmesinin feshedildiğini, bir aylık maaşının ve kıdem ve ihbar tazminatının ödenmediğini, hafta sonları ve bayramlar da dahil olmak üzere vardiyalı olarak 08.00'den akşam 20.00'ye kadar çalıştığını, fazla mesai ücretlerinin ödenmediğini yıllık izinlerinin de kullandırılmadığını belirterek müvekkilinin alacaklarının tahsiline karar verilmesini istemiştir.Davalı vekili, davalı şirket ile mal sahibi ... Özel İdare arasında kira konusunda hukuki uyuşmazlık olduğunu, sonucunda işyerinin cebri icra ile tahliye edildiğini, işçilerin çalıştırılma imkanının olmadığını, işçiler işten çıkarılmasını İl Özel İdaresinin sebebiyet verdiğini, tahliyenin haksız yapıldığını, husumetin ... İl Özel İdaresine yöneltilmesi gerektiğini savunarak davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece, işyerinin cebri icra yoluyla tahliyesi durumunun işverenin kıdem ve ihbar tazminatı ödeme yükümlülüğünü ortadan kaldırmayacağı değerlendirilerek ve yargılama sırasında alınan bilirkişi raporuna dayanılarak alacaklar hüküm altına alınmıştır.Karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının tüm, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.2-Taraflar arasında uyuşmazlık, işçinin kullandırılmayan izin sürelerine ait ücretlere hak kazanıp kazanmadığı noktasında toplanmaktadır. 4857 sayılı İş Kanunu'nun 59. maddesinde, iş sözleşmesinin herhangi bir sebeple sona ermesi halinde, işçiye kullandırılmayan yıllık izin sürelerine ait ücretlerin son ücret üzerinden ödeneceği hükme bağlanmıştır. Yıllık izinlerin kullandırıldığı noktasında ispat yükü işverene aittir. İşveren yıllık izinlerin kullandırıldığını imzalı izin defteri veya eşdeğer bir belge ile kanıtlamalıdır. Yargılama sırasında, davalı işveren tarafından yıllık izin ücretlerinin işçiye usulüne uygun şekilde kullandırıldığına dair belirtilen belgeler sunulmadığı değerlendirilerek, çalışma süresine göre yıllık izin ücreti alacağı hesaplanarak hüküm altına alınmıştır. Dosya içeriğinden, işverence sunulan özlük dosyasında işçinin yıllık izin talep formları bulunmaktadır. Mahkemece bu formlar davacı işçiye gösterilerek belirtilen izinleri kullanıp kullanmadığı yönünde isticvap edilmeli, buna göre dava konusu alacağın bulunup bulunmadığı değerlendirilmelidir. Yazılı şekilde eksik inceleme ile hüküm kurulması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ : Açıklanan sebeple hükmün BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 24.01.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.