Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 699 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 10511 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ :İş MahkemesiDAVA : Davacı, kıdem, ihbar tazminatı, yıllık izin, fazla çalışma, hafta tatil ile genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.Hüküm süresi içinde davalı ... avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili, davacının, davalı ... işyerinde aldığı ihale kapsamında diğer davalı ... .... işçisi olarak çalışmaya başladığını, ihale süresinin bitiminde haksız ve tazminatsız olarak iş sözleşmesinin feshedildiğini, fesih neticesinde kıdem ve ihbar tazminatının ödenmediğini, ayrıca hafta tatilinde, genel tatillerde işçinin çalıştığını, yaptığı fazla mesainin de ücretinin ödenmediğini, yıllık izin kullandırılmadığını belirterek müvekkilinin alacaklarının tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı ... .'nin ticaret sicilindeki adresine 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 35. maddesine göre tebligat yapılmıştır. Davalı ... vekili ise, davacının müvekkili idareden yüklenici olarak hizmet alım sözleşmesi ile iş alan diğer davalı ... Şirketinin işçisi olduğunu, davacıyla müvekkili arasında hizmet ilişkisi bulunmadığından husumet yöneltilemeyeceğini, üçüncü şahıslarla ihale yoluyla gördürülen hizmetlerden dolayı müvekkilinin sorumlu tutulamayacağını, hizmet alım sözleşmesi hükümleri uyarınca dava konusu alacaklardan yüklenici firma olan diğer davalının sorumlu olduğunu savunarak davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece, davalı ... .’nin diğer davalı ...na ait işyerinde yemek pişirme, dağıtma ve bulaşık yıkama işlerinin ihale ile üstlendiği, davacı dahil bir kısım işçilerin münhasıran bu işte çalıştıkları, davalı bakanlığı 4857 sayılı İş Kanunu'nun 2. maddesi kapsamında asıl işveren sıfatı taşıdığı, dava konusu alacaklardan diğer davalı ile birlikte müşterek ve müteselsilen sorumlu olduğu, davacının iş sözleşmesinin davalı ... .'nin diğer davalı bakanlıktan ihale ile üstlendiği işin süresinin dolması ve yeni bir ihale de almaması sebebiyle davalı şirket tarafından bildirim sürelerine de uyulmaksızın feshedildiği gerekçesiyle ihbar ve kıdem tazminatları yanında diğer işçilik alacakları hüküm altına alınmıştır. Karar davalı ... adına ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacının iş sözleşmesinin sona eriş şekli ve davalılar arasındaki hukuki ilişkinin niteliği noktalarında toplanmaktadır. İşyerinin tamamının veya bir bölümünün hukukî bir işleme dayalı olarak başka birine devri işyeri devri olarak tanımlanabilir. 4857 sayılı Kanun'un 6. maddesinde, işyerinin bir bütün olarak veya bir bölümünün hukukî bir işleme dayalı olarak başkasına devri halinde mevcut iş sözleşmelerinin devralana geçeceği düzenlenmiştir. Bu anlatıma göre, alt işverence asıl işverenden alınan iş kapsamında faaliyetini yürüttüğü işyerinin tamamen başka bir işverene devri 4857 sayılı Kanun'un 6. maddesi kapsamında işyeri devri niteliğindedir. Süresi sona eren alt işverenle yeni ihaleyi alan alt işveren arasında açık biçimde işyeri devrini öngören bir sözleşme yapılması da imkân dahilindedir. Alt işverenin değişmesine rağmen yeni alt işveren nezdinde işyerinde çalışmaya devam edecek olan işçilerin belirlendiği hallerde, sözü edilen işçiler bakımından iş sözleşmelerinin devralan işveren geçtiği tartışmasızdır. Ancak yeni alt işverende çalışacak olan işçiler arasında gösterilmeyen ve süresi sona eren alt işveren tarafından başka bir işyerinde çalıştırılmak üzere bildirimde bulunulmayan işçilerin iş sözleşmelerinin devreden alt işveren tarafından feshedildiğini kabul etmek gerekir. Alt işverenlerin değişmesi en yaygın biçimde, süresi sona eren alt işverenin işyerinden ayrılması ve işçilerin yeni alt işveren nezdinde çalışmaya devam etmeleri şeklinde gerçekleşmektedir. Bu eylemli durumun işyeri devri niteliğinde olup olmadığının tespiti ile hukukî sonuçlarının belirlenmesi önemlidir. Alt işverenlerin değişiminde olması gereken, süresi sona eren alt işverenin işyerinden ayrılması anında işçilerini de beraberinde başka işyerlerine götürmesi veya iş sözleşmelerinin sona erdirilmesidir. Bunun tersine alt işveren işçilerinin alt işverenin işyerinden ayrılmasına rağmen yeni alt işveren yanında aynı şekilde çalışmayı sürdürmeleri halinde, alt işverenler arasında 4857 sayılı Kanun'un 6. maddesi anlamında bir işyeri devrinin kabulü gerekir. Bu durumda yeni alt işverenin, devam eden iş sözleşmelerini de devraldığı aynı maddede hükme bağlanmıştır. İşçinin asıl işverenden alınan iş kapsamında ve değişen alt işverenlere ait işyerinde ara vermeden çalışması halinde, değişen alt işverenler işçinin iş sözleşmesini ve doğmuş bulunan işçilik haklarını da devralmış sayılırlar. İş sözleşmesinin tarafı olan işçi veya alt işveren tarafından bir fesih bildirimi yapılmadığı sürece, iş sözleşmeleri değişen alt işverenle devam edeceğinden, işyerinde çalışması devam eden işçi açısından, feshe bağlı haklar olan ihbar ve kıdem tazminatı ile izin ücreti talep koşulları gerçekleşmiş sayılmaz. Buna karşın, süresi sona eren alt işverence işçinin iş sözleşmesinin feshedilmesi halinde, yapılan fesih bildirimi ile iş ilişkisi sona ereceğinden, işçinin daha sonra yeni alt işveren yanındaki çalışmaları yeni bir iş sözleşmesi niteliğindedir. Bu durumda feshe bağlı hakların talep koşulları gerçekleşeceğinden, feshin niteliğine göre hak kazanma durumunun değerlendirilmesi gerekecektir. Dosya içeriğine göre, davacının davalı yüklenici firma ile olan iş sözleşmesinin feshine dair davalı tarafça bir delil sunulmamıştır. Mahkemece hükme dayanak yapılan bilirkişi raporunda, tanık beyanları ve emsal olduğu belirtilen dosyalara göre iş ilişkisinin 30.04.2006 tarihinde ihale bitimi sebebiyle son bulduğu kabul edilerek dava konusu alacakların hesaplanması yoluna gidilmiştir. Öncelikle davalı asıl işverene yazılarak, söz konusu hizmet alımında uyuşmazlık dönemi sonrasında devam eden ihaleyi hangi şirketin aldığı belirlenmelidir. Ardından davacının yeni ihaleyi alan şirket işçisi olarak çalışmaya devam edip etmediği, ... hizmet cetveli ve dayanağı tüm kayıtlar getirtilerek denetlenmeli, sonucuna göre yukarıda yapılan açıklamalar ışığında iş ilişkisinin devam edip etmediği, son bulmuşsa ne şekilde sona erdiği belirlenmelidir. Yazılı şekilde eksik inceleme ile karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ : Açıklanan sebeple hükmün BOZULMASINA, 24.01.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.