Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 6638 - Karar Yıl 2011 / Esas No : 713 - Esas Yıl 2011





MAHKEMESİ: Bakırköy 6. İş MahkemesiTARİHİ: 30/12/2009NUMARASI: 2009/494-2009/908Davacı vekili; davalı işverenin ..... işyerinde departman müdürü olarak çalışan müvekkilinin iş sözleşmesinin feshedildiğini, feshin geçerli nedene dayanmadığını ileri sürerek feshin geçersizliğine, davacının işe iadesine karar verilmesini talep etmiştir.Davalı vekili; müvekkili şirketin almış olduğu işletmesel karar gereğince ülke genelinde bazı merkezinin kapatılmasına karar verilmesi nedeniyle hizmet akdinin geçerli nedenle feshedildiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Mahkemece istek kabul edilmiştir.Hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.4857 sayılı İş Kanunu'nun 18. maddesine göre otuz veya daha fazla işçi çalıştıran iş yerlerinde en az altı aylık kıdemi olan işçinin belirsiz süreli iş sözleşmesini fesheden işveren, işçinin yeterliliğinden veya davranışlarından ya da işletmenin, iş yerinin veya işin gereklerinden kaynaklanan geçerli bir sebebe dayanmak zorundadır.İşletmenin, iş yerinin veya işin gereklerinden kaynaklanan sebepler; sürüm ve satış olanaklarının azalması, talep ve sipariş azalması, enerji sıkıntısı, ülkede yaşanan ekonomik kriz, piyasada genel durgunluk, dış pazar kaybı, ham madde sıkıntısı gibi işin sürdürülmesini olanaksız hale getiren iş yeri dışından kaynaklanan sebeplerle yeni çalışma yöntemlerinin uygulanması, iş yerinin daraltılması, yeni teknolojinin uygulanması, iş yerinin bazı bölümlerinin kapatılması ve bazı iş türlerinin kaldırılması gibi iş yeri içi sebeplerdir.İşletmenin, iş yerinin ve işin gereklerinden kaynaklanan sebeplerle sözleşmeyi feshetmek isteyen işverenin fesihten önce fazla çalışmaları kaldırmak, işçinin rızası ile çalışma süresini kısaltmak ve bunun için mümkün olduğu ölçüde esnek çalışma şekillerini geliştirmek, işi zamana yaymak, işçileri başka işlerde çalıştırmak, işçiyi yeniden eğiterek sorunu aşmak gibi varsa fesihten kaçınma olanaklarını kullanması, kısaca feshe son çare olarak bakması gerekir.4857 sayılı İş Kanunu'nun 20. maddesinin ikinci fıkrasına göre feshin geçerli nedene dayandığını ispat yükümlülüğü işverene aittir. İşçi, feshin başka bir sebebe dayandığını iddiaettiği takdirde, bu iddiasını ispatla yükümlüdür.Somut olayda davacı 07.11.2002 – 29.05.2009 tarihleri arasında .... davalının restorant işyerinde departman müdürü olarak çalışmıştır. İş sözleşmesi yaşanan ekonomik kriz ve şirket faaliyetlerinin beklenti ve hedeflerin altında seyretmesi ve çalışmakta olduğu pozisyonda kadro fazlalığı olduğu, şirket bünyesinde herhangi başka bir iş verme imkânının da bulunmadığı gerekçesi ile feshedilmiştir. Mahkemece davacının iş sözleşmesinin, işverence geçerli nedenle feshedildiğini ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Ancak yapılan araştırmalar hüküm kurmaya yeterli değildir. Ekonomik krizin davalı şirketi işgücü yönünden etkileyip etkilemediği, davacının çalıştığı pozisyonda kadro fazlalığının doğup doğmadığı, davacının başka bir işte değerlendirme olanağının bulunup bulunmadığı, fesihten sonra davacının yapabileceği işlere aynı nitelikte yeni işçi alınıp alınmadığı hususlarının belirlenmesi için davalı şirketin iştigal konusunda uzman bilirkişinin de aralarında bulunduğu bilirkişi heyeti aracılığı ile gerekirse işyerinde keşif icra edilerek sonucuna göre feshin geçerli nedene dayanıp dayanmadığı belirlenmelidir. Eksik incelemeyle yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 02.12.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.