Y A R G I T A Y İ L A M IMAHKEMESİ : 1. İş MahkemesiDAVA : Davacı, kıdem tazminatı, hafta tatili, fazla mesai, yıllık izin, ulusal bayram ve genel tatil ile ücret alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı İsteminin Özeti:Davacı vekili, müvekkilinin 17.12.2010-24.07.2013 tarihleri arasında davalıya ait işyerinde bulaşıkçı olarak çalışırken dini ve milli bayramlar ile bazı hafta sonlarında çalıştığı, fazla çalışma yaptığı halde karşılığı ücretlerin ödenmediği, ayrıca 2013 yılı Mayıs, Haziran ve Temmuz aylarına ilişkin maaşlarının da ödenmemesi sebebi ile iş sözleşmesini haklı sebeple feshettiğini ileri sürerek kıdem tazminatı ile bir kısım işçilik alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.Davalı Cevabının Özeti:Davalı vekili, davacının Doruk yemek şirketinin işçisi olduğunu, davacı ile müvekkilleri şirket arasında asıl işveren ilişkisinin bulunmadığını, davacının sözleşmeyi haklı sebeple feshettiğini kanıtlamak zorunda olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Mahkeme Kararının Özeti:Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davanın kabulüne karar verilmiştir. Temyiz:Kararı davalı vekili temyiz etmiştir. Gerekçe:1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Davacı işçinin hafta tatili ücretine hak kazanıp kazanmadığı hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur. 4857 sayılı İş Kanunu'nun 46. maddesinde, işçinin tatil gününden önce aynı Kanun'un 63. maddesine göre belirlenmiş olan iş günlerinde çalışmış olması koşuluyla, yedi günlük zaman dilimi içinde yirmidört saat dinlenme hakkının bulunduğu belirtilmiş, işçinin hafta tatili gününde çalışma karşılığı olmaksızın bir günlük ücrete hak kazanacağı da 46. maddenin ikinci fıkrasında hüküm altına alınmıştır.Hafta tatilinde çalıştığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Hafta tatili çalışmasının ispatı konusunda iş yeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, iş yeri iç yazışmaları, delil niteliğindedir. Ancak, bu çalışmalarının bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları şahit beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada gözönüne alınabilir. Somut olayda, davacı bazı hafta tatillerinde çalıştığını iddia etmiştir. Dosyaya işyerinde çalışma saatlerini gösteren kayıtlar ile puantaj kayıtları sunulmamıştır. Mahkemece dinlenilen davacı tanıkları, davacının haftanın altı günü çalıştığını ifade etmişlerdir. Bu durumda, hafta tatillerinde çalıştığı hususu davacı tarafça ispatlanamamıştır. Mahkemece, belirtilen gerekçe ile hafta tatili ücreti talebinin reddi yerine kabulüne karar verilmesi isabetsiz olmuştur.3-Davanın ihbarı 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 61. maddesinde “Taraflardan biri davayı kaybettiği takdirde, üçüncü kişiye veya üçüncü kişinin kendisine rücu edeceğini düşünüyorsa, tahkikat sonuçlanıncaya kadar davayı üçüncü kişiye ihbar edebilir.” şeklinde düzenlenmiştir. Somut olayda, davalı asıl işveren ..... A.Ş. davanın davacının çalıştığı alt işverene ihbarını talep etmesine rağmen alt işveren ..... Ltd. Şti'nin ticaret sicil kaydındaki adresine 7201 sayılı Tebligat Kanunu gereğince tebligat yapılması ve davanın ihbar edilmesi, ihbar sonrasında dava dışı şirket tarafından delil sunulduğu takdirde değerlendirilerek sonuca gidilmesi gerekirken, ihbar talebinin yerine getirilmemesi de isabetli olmamıştır.SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 02.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.