Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4818 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 32542 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :İş Mahkemesi DAVA : Davacı, kıdem ve ihbar tazminatı alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı İsteminin Özeti: Davacı, davalı bankanın muhtelif şubelerinde 21 yıl çalıştığını, ancak bankanın ve banka müşterilerinin hiçbir zarar görmediği ve tamamen iş ve operasyon toleransı çerçevesinde değerlendirilecek bir olay sebebiyle haksız olarak iş sözleşmesinin feshedildiğini, ayrıca feshin süresinde yapılmadığını ileri sürerek, kıdem tazminatı ve ihbar tazminatı alacaklarının tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.Davalı Cevabının Özeti:Davalı vekili, iş sözleşmesinin haklı sebeple feshedildiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Mahkeme Kararının Özeti:Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kabulüne karar verilmiştir.Temyiz:Kararı davalı temyiz etmiştir. Gerekçe:4857 sayılı İş Kanunu'nun 25. maddesinin (II) numaralı bendinde, ahlâk ve iyi niyet kurallarına uymayan haller sıralanmış ve belirtilen durumlar ile benzerlerinin varl??ğı halinde, işverenin iş sözleşmesini haklı fesih imkânının olduğu açıklanmıştır. Yine değinilen bendin (e) alt bendinde, işverenin güvenini kötüye kullanmak, hırsızlık yapmak, işverenin meslek sırlarını ortaya atmak gibi doğruluk ve bağlılığa uymayan işçi davranışlarının da işverene haklı fesih imkânı verdiği ifade edilmiştir. Görüldüğü üzere kanundaki haller sınırlı sayıda olmayıp, genel olarak işçinin sadakat borcuna aykırılık oluşturan söz ve davranışları işverene haklı fesih imkânı tanımaktadır. İnceleme konusu davada mahkemece, davacının herhangi bir menfaat temin ettiğinin ispatlanamadığı, bankanın ve banka müşterilerinin zarar görmediği ve eylemin sadece bir işlemden kaynaklandığı gibi gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiş ise de, karar, dosya içeriğine uygun düşmemektedir.Dosya içeriğinden, davalı bankanın ... şubesinde servis yetkilisi olarak çalışan davacının, şube mudilerinden dava dışı ... isimli şahsa 5.500,00 TL ödeme yaptıktan sonra ilgilinin hesabını kontrol ettiğinde yeterli bakiye olmadığını görmesi üzerine, kasa açığını kapatmak maksadıyla, yine bir başka mudi dava dışı ... isimli şahsın hesabından ilgilinin bilgisi olmaksızın ve rızası haricinde 5.500,00 TL tutarındaki meblağı çekerek dava dışı ...'in hesabına yatırdığı ve bu suretle kasa açığını kapattığı anlaşılmaktadır. Somut olayda, davalının yahut mudilerin herhangi bir maddi zararı meydana gelmese de, banka personeli olan davacının eylemi doğruluk ve bağlılığa uymayan nitelikte olup, işverence süresinde gerçekleştirilen fesih haklı sebebe dayanmaktadır. Bu itibarla, mahkemece feshin haklı olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesisi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.Sonuç:Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 16.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.