Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4305 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 32171 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :İş MahkemesiDAVA : Davacı-karşı davalı, kıdem, ihbar tazminatı ile yıllık izin ücret alacaklarının ödetilmesine, davalı-karşı davacı ise ihbar tazminatı alacağının tahsiline karar verilmesini istemiştir.Mahkeme, asıl davanın kabulüne, karşı davanın ise reddine karar vermiştir.Hüküm süresi içinde davalı-karşı davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı-karşı davalı vekili, davacının davalı işyerinde 02.09.2006 tarihinde bilgi işlem sorumlusu olarak ile aylık 900,00 TL ücret ile işe başladığını, 01.01.2010 tarihinden itibaren davacıya ayrıca idari işler sorumlusu görev unvanının verildiğini, 01.12.2011 tarihinde ise bunlara ek olarak mali işler müdürlüğü ünvanının verildiğini, iş sözleşmesinin feshedildiği 15.08.2012 tarihinde almakta olduğu son maaşının net 1.376,00 TL olduğun ancak mevcut iş ve sorumluluğuna ek olarak iki ayrı tarihte iki ilave sorumluluk yüklenmesine rağmen maaşında artış yapılmadığını, diğer çalışanların maaşlarının düzenli olarak zam yapılmasına rağmen davacıya dört yıl boyunca zam yapılmadığını, davacının bu talebini dile getirmesi üzerine iş sözleşmesinin 15.08.2012 tarihinde bildirim ve ihbar yapmaksızın işverence feshedildiğini, 30 günlük izin hakkının bulunduğunu belirterek kıdem ve ihbar tazminatı ile birlikte bir kısım işçilik alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.Davalı-karşı davacı vekili, davacının iş sözleşmesini 06.08.2012 tarihinde istifa etmek sureti ile kendi isteği ile feshettiğini, davacının ihbar süresini beklemeksizin 15.08.2012 tarihinde başka bir şirkette çalışmaya başladığını, davacının ihbar süresinin yıllık izin hakkına sayılması talep ettiğini, bu sebeplerle yıllık izin ücreti alacağı bulunmadığını, ihbar süresine uymayan davacının bu süre ücretini ödemesi gerektiğini beyanla asıl davanın reddi ile ihbar tazminatının tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, yapılan yargılama sonucunda toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, yazılı gerekçe ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Kararı davalı-karşı davacı taraf temyiz etmiştir.1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalı-karşı davacının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışındaki tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Taraflar arasında iş sözleşmesinin feshi konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.Somut olayda davacı 06.08.2012 tarihinde maddi ve manevi sebeplerden dolayı işine devam edemiyeceğini belirterek istifa ile işyerinden ayrılmıştır. Davacı taraf dava dilekçesinde zam yapılmasını talep etmesi sebepleriyle iş sözleşmesinin 15.08.2012 tarihinde işverence feshedildiğini ileri sürmüştür. Davalı taraf ise davacının 06.08.2012 tarihinde işyerinden istifa etmek suretiyle ayrıldığını ve 15.08.2012 tarihinde başka bir şirkette işe başladığını beyan etmiştir. Davacının 03.10.2012 tarihli ihtarnamesinde de zam yapılmaması sebepleriyle çalışmayacağını belirttiğini, bu tarihten sonra işveren tarafından haksız kazanç sağladığı suçlamasında bulunulduğunu, bu suçlamaya diğer şirket sahibi ...'nun inanmadığını ve bu kişinin şirketinde çalışmaya başladığını, iş sözleşmesinin 15.08.2012 tarihinde davalı şirketten çıkartıldığını belirtmiştir. Mahkemece gerekçede de belirtildiği üzere davacının 06.08.2012 tarihli istifa dilekçesi ve 03.10.2012 tarihli ihtarnamesine göre iş sözleşmesinin davacı tarafından feshedildiği anlaşılmaktadır. Her ne kadar mahkemece davacının istifa dilekçesinden sonra işverenin de kendisi ile özel sebeplerle çalışmak istemediğini söylemesi konusunda işverenin isticvabına ilişkin süreye rağmen hazır edilmemesi sebepleriyle isticvap davetiyesindeki hususların davacı yönünden gerçekleştiği, iş sözleşmesinin davacı tarafından feshedildiği ve feshin haklı sebeplere dayandığı gerekçesi ile kıdem ve ihbar tazminatı hüküm altına alınmış ise de davacının 06.08.2012 tarihinde istifa ederek işyerinden ayrıldığı, davacının bu tarihte iş sözleşmesini feshettiği ve fesih iradesini istifa dilekçesi ile davalı işverene ilettiği, bu tarihten sonra davacının işverence 15.08.2012 tarihinde işten çıkartıldığı iddiasına göre davalı tarafın isticvaba uymadığı gerekçesi ile kıdem ve ihbar tazminatına hükmedilmesi yerinde değildir.Ayrıca davacının iş sözleşmesini haklı sebeplerle feshettiğinin kabulüne göre ihbar tazminatının reddine karar verilmesi gerekli iken kabulü isabetli olmamıştır.3-Davalı tarafın karşı davası bakımından davacının iş sözleşmesinin haksız olarak feshettiği ve davalı tarafa ihbar süresi tanımadığından ihbar tazminatı talebinin kabulü gereklidir. SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan sebeplerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek olması halinde ilgiliye iadesine, 17.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.