MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiDAVA : Davacı, kıdem, ihbar tazminatı, ücret ve yıllık izin ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili, davacının iş sözleşmesinin haklı bir sebep olmaksızın feshedildiğini belirterek kıdem, ihbar ve manevi tazminat ile bir kısım işçilik alacaklarının tahsiline karar verilmesini istemiştir.Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne dair verilen karar Dairemizin 03.06.2013 tarihli, 2012/24165 esas, 2013/13457 karar sayılı kararı ile, davacı isticvap edildikten sonra on günlük yıllık izinini kullanıp kullanmadığı açıklığa kavuşturularak karar verilmesi için bozulmuştur. Bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonrası yıllık izin ücreti alacağının kabulüne karar verilmiş ancak bozma dışında kalan alacaklarla ilgili olumlu veya olumsuz bir karar verilmemiştir.Karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosya içeriğine göre ilk sorun, bozma üzerine verilen kararda, bozma dışında kalan hususlar hakkında yeniden hüküm kurulup, kurulmayacağıdır. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 297. maddesi uyarınca, mahkeme kararlarının; a)Hükmü veren mahkeme ile hâkim veya hâkimlerin ve zabıt kâtibinin ad ve soyadları ile sicil numaraları, mahkeme çeşitli sıfatlarla görev yapıyorsa hükmün hangi sıfatla verildiğini, b)Tarafların ve davaya katılanların kimlikleri ile Türkiye Cumhuriyeti kimlik numarası, varsa kanuni temsilci ve vekillerinin ad ve soyadları ile adreslerini, c)Tarafların iddia ve savunmalarının özetini, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususları, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delilleri, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesini, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepleri, ç)Hüküm sonucu, yargılama giderleri ile taraflardan alınan avansın harcanmayan kısmının iadesi, varsa kanun yolları ve süresini, d)Hükmün verildiği tarih ve hâkim veya hâkimlerin ve zabıt kâtibinin imzalarını, e)Gerekçeli kararın yazıldığı tarihi, içermesi, hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi zorunludur. Bu biçim yargıda açıklık ve netlik prensibinin gereğidir. Aksi hal, hükmün infazında zorluklara ve tereddütlere, yargılamanın ve davaların gereksiz yere uzamasına, davanın tarafı bulunan kişi ve kurumların mağduriyetlerine sebebiyet verecek ve kamu düzeni ve barışını olumsuz yönde etkileyecektir. Hükmün bir kısmının bozma kapsamı dışında bırakılması bu kısımların bağımsız bir şekilde onandığını göstermez, hükmün bir kısmının bozma kapsamı dışında bırakılmasının amacı bu kısımların doğru olduğunu belirlemek, bozmanın sınırlarını çizmek ve bu şekilde usulü kazanılmış hakları oluşturup, korumaktır. Bozma kararı üzerine önceki hüküm tamamen ortadan kalkar. Bu sebeple bozma kararından sonra mahkemece 6100 sayılı Kanun'un 297. maddesinde belirtilen unsurları içeren yeni bir karar verilmek zorundadır. Somut olayda, mahkeme tarafından, bozma kapsamı dışında kalan kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, ücret alacağı ve manevi tazminat talepleri hakkında bozma öncesi olduğu gibi ve açıkça hüküm kurulması gerekirken olumlu veya olumsuz bir karar verilmemiş olması hatalıdır. 2-Davacının on günlük yıllık ücretli iznini kullanıp kullanmadığı konusu taraflar arasındaki diğer bir uyuşmazlıktır. Mahkemece bozma ilamına uyulduktan sonra isticvap edilen davacının beyanı ve dosya kapsamına göre on günlük yıllık izin hakkının kullanıldığı anlaşılmaktadır. Bu durumda davacının bakiye dört günlük yıllık izin ücreti alacağının bulunduğu kabul edilerek anılan miktarın hüküm altına alınması gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. Bozma sebeplerine göre davalının diğer temyiz sebepleri inceleme konusu yapılmamıştır. SONUÇ:Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 19.01.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.