MAHKEMESİ : İstanbul 1. İş MahkemesiTARİHİ : 08/05/2013NUMARASI : 2011/249-2013/240Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili, müvekkilinin iş sözleşmesinin işveren tarafından haklı bir sebep olmaksızın feshedildiğini belirterek davalıdan kıdem - ihbar tazminatı ile sair işçilik alacaklarının tahsilini istemiştir. Davalı vekili, davacının doğruluk ve bağlılığa aykırılık teşkil eden davranışından dolayı haklı sebeple feshedildiğini belirterek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, bilirkişi raporundaki hesaplamalar doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalı vekilince temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı, kanuni gerektirici sebeplere göre davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Taraflar arasında feshin haklı sebebe dayanıp dayanmadığı hususu tartışmalıdır. Dosya içerisinde bulunan fesih bildirimine göre, davacının iş sözleşmesi davalı işverence şirket prosedürlerine aykırı işlemler gerçekleştirildiğinden bahisle feshedilmiştir. Somut olayda, dosyadaki bilgi ve belgelerden, davacının satış noktalarına yönelik otuzbeş karton sigara alımı karşılığında bir adet bedelsiz yüz kontör verilmesi işyeri uygulamasında, sorumluluğu dahilinde olan M. & B. M. M. isimli satış noktasına kampanya dahilinde satış yapmadığı ve kontör teslim etmediği halde, yüzbeş karton sigara satılmış ve üç adet yüz kontör bedelsiz olarak teslim edilmiş gibi göstererek fatura kestiği anlaşılmaktadır. M.&B. M. M.işleten M. K., dosya içerisinde bulunan ilk dilekçesinde karton sigara ve kontörü almadığını, ikinci dilekçesinde ise sigara ve kontörü aldığını, kendisinin o sırada dükkanda olmadığını kardeşinin olay hakkında bilgisi olmadığını beyan etmiş ise de her iki dilekçedeki imza aynı olduğundan M.K.'ın davacıyı korumak ve eyleminin olumsuz hukuki sonuçlarından kurtarmak maksadıyla hareket ettiği değerlendirilmiştir. Davacının eylemi doğruluk ve bağlılığa aykırılık oluşturmakla, iş sözleşmesinin işveren tarafından feshi haklı sebebe dayandığından kıdem ve ihbar tazminatının reddine karar verilmelidir. 3- Taraflar arasında davacının fazla mesai alacağına hak kazanıp kazanmadığı tartışmalıdır. Satış temsilcilerinin fazla çalışma yapıp yapmadıkları hususu, günlük faaliyet planları ile iş çizelgeleri de dikkate alınarak belirlenmelidir. Genelde belli hedeflerin gerçekleşmesine bağlı olarak prim karşılığı çalışan bu işçiler yönünden prim ödemelerinin fazla çalışmayı karşılayıp karşılamadığı araştırılmalıdır. İşçiye ödenen satış priminin fazla çalışmaların karşılığında ödenmesi gereken ücretleri tam olarak karşılamaması halinde aradaki farkın işçiye ödenmesi gerekir. İş sözleşmelerinde fazla çalışma ücretinin aylık ücrete dahil olduğu yönünde kurallara sınırlı olarak değer verilmelidir. Yıllık ikiyüzyetmiş saatle sınırlı olarak sözkonusu hükümlerin geçerli olduğunu kabul etmek gerekir. Taraflar arasında imzalanan iş sözleşmesinde maktu ücrete fazla mesai ücretinin dahil olduğunun belirtildiği ve hesap ekstresi ile doğrulanan imzasız bordrolarda Mart/2010-Şubat/2011 döneminde çeşitli miktarlarda prim ödemesi yapıldığı anlaşılmaktadır. Somut olayda, hükme esas alınan bilirkişi raporunda sözleşme hükmü dikkate alınmadan ve primlerin fazla mesaiyi karşılayıp karşılamadığı hususunda bir değerlendirme yapılmadan fazla mesai alacağı belirlenmiş olup, eksik inceleme ile tespit edilen fazla mesai alacağının hüküm altına alınması isabetli görülmediğinden hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının isteği halinde ilgilisine iadesine, 09.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.