MAHKEMESİ: Kocaeli 1. İş MahkemesiTARİHİ: 15/04/2010NUMARASI: 2009/548-2010/262Davacı, iş sözleşmesinin geçerli sebep olmadan davalı işveren tarafından feshedildiğini iddia ederek feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini talep etmiştir.Davalı, feshin geçerli sebebe dayandığından davanın reddini talep etmiştir.Mahkemece; davalı işveren tarafından güvenlik işinin alt işverene verilmesi gerekçesi ile iş sözleşmesinin fesh edildiğinin anlaşıldığı, davacının lise mezunu olmasına rağmen iki ilköğretim okulu mezunu işçinin alındığı, davalı şirketinde içinde bulunduğu grup şirketlere ait işyerlerine ise çok sayıda işçi alındığı, davacının buralarda değerlendirilmesi yoluna gidilmediği, ayrıca bu yönde teklifte bulunulmadığı, bu durumda feshin son çare ilkesine uyulmadığı anlaşıldığından feshin geçersizliğine karar verilmiştir. Karar davalı tarafından temyiz edilmiştir.Davacının iş sözleşmesi davalı işverenin güvenlik hizmetinin alt işverene vermesi nedenine dayalı olarak fesih edilmiştir. Güvenlik hizmeti davalı işverenin asıl işine göre yardımcı iş niteliğinde olduğundan alt işverene verilebilir. Ancak bundan dolayı iş sözleşmesinin feshinde geçerli neden oluşabilmesi için işverenin bu uygulama sebebiyle meydana gelen işçi fazlalığının başka birimlerde değerlendirilmesi ve bu suretle iş ilişkisini sürdürme olanağının bulunup bulunmadığını araştırması ve araştırma yaptığının da kanıtlaması gerekir.Somut olayda; davalı işveren bu yönde bir çaba gösterdiğini iddia edip kanıtlamış değildir. Yapılacak iş, davalı şirketin işyeri ya da işletmesinde davacının istihdam edilebileceği başka bir iş bulunup bulunmadığı araştırılmalı, davalı şirketin bağlı olduğu holdingin ana sözleşmesi ve holding bünyesindeki şirketlerin bütününü ilgililendiren istihdam politikasını gösterir düzenleme olup olmadığı, varsa buna ilişkin belgeler getirilmeli ve o holding bünyesinde şirketler arası işçi naklinin ya da birlikte istihdam mümkün olup olmadığı araştırılmalı, gerekirse değinilen tüm bu yönlerin duraksamaya yer vermeyecek biçimde saptanması bakımından uyuşmazlık konusunda uzman 3 kişiden oluşacak bilirkişi kurulu eşliğinde keşif yapılarak rapor alınmalı ve böylece feshin son çare olma ilkesinin uygulanıp uygulanmadığı belirlenmeli ve bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilmeli oluşacak sonuç çerçevesinde sonuca gidilmelidir.Mahkemece belirtilen bu yönler dikkate alınmadan eksik incelemeyle sonuca gidilmesi bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 20/01/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.