Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 33386 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 23946 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : Eskişehir 1. İş MahkemesiTARİHİ : 06/06/2013NUMARASI : 2012/490-2013/707Hüküm süresi içinde davalı Odunpazarı Belediye Başkanlığı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı vekili, müvekkilinin 26.09.2007-30.04.2010 tarihleri arasında davalı Odunpazarı Belediyesi bünyesinde, farklı alt yüklenici şirketlerde uzman rehber olarak çalıştığını, iş sözleşmesinin gerekçe gösterilmeksizin işveren tarafından feshedildiğini iddia ederek, kıdem ve ihbar tazminatı ile fazla mesai ve yıllık izin alacaklarının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı Odunpazarı Belediyesi vekili, ihale makamı olduğunu, davalı E.. Eğitim. Ltd. Şti. vekili ise davacının alacağının kalmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.Mahkemece, iş sözleşmesinin davacı tarafından istifa suretiyle feshedildiği kabul edilerek kıdem ve ihbar tazminatlarına ilişkin istemin reddine, kalan işçilik alacaklarının kısmen hüküm altına alınmasına karar verilmiş, karar davalı Odunpazarı Belediyesi tarafından temyiz edilmiştir.1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalı idarenin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.2-Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır. Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır. Fazla çalışmanın ispatı konusunda iş yeri kayıtları, özellikle iş yerine giriş çıkışı gösteren belgeler, iş yeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır. İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille yapılabilir. Bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda, işçinin bordroda belirtilenden daha fazla çalışmayı yazılı belge ile ispatlaması gerekir. İşçiye bordro imzalatılmadığı halde, fazla çalışma ücreti tahakkuklarını da içeren her ay değişik miktarlarda ücret ödemelerinin banka kanalıyla yapılması durumunda, ihtirazi kayıt ileri sürülmemiş olması, ödenenin üzerinde fazla çalışma yapıldığının yazılı delille ispatlanması gerektiği sonucunu doğurmaktadır.Somut olayda ispat yükü kendisinde olan ve uzman rehber olarak çalışan davacı taraf, fazla çalışma yaptığını yeterli ve inandırıcı delillerle ispatlayamamıştır. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda daha önce dairemizce bozulan emsal dosyalardaki raporlara göre hesaplama yapmış ise de, emsal olduğu düşünülen dosyalardaki davacıların uzman öğretici oldukları ve yılda bir kez sergi sebebiyle dönemsel olarak fazla çalışma yaptıkları anlaşılmaktadır.Eldeki dosyada ise davacı sınav ve kayıt zamanında fazla mesai yaptığını iddia etmekte ise de, belirtilen şekilde fazla mesai yapıldığına dair dinlenen tanık beyanları ispat için yeterli değildir.Mahkemece fazla çalışma ücreti isteğinin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde kabulüne karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 26.11.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.