Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 33365 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 23077 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : Ankara 4. İş MahkemesiTARİHİ : 18/04/2013NUMARASI : 2010/800-2013/444Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı İsteminin Özeti:Davacı vekili, davacının davalı şirkete ait Libyadaki iş yerinde 1900 USD maaş, barınma ve yemek karşılığı plent operatörü olarak 14.04.2009-06.05.2010 tarihleri arasında çalıştığını, süre dolmadan sözleşmenin haksız ve bildirimsiz olarak feshedildiğini belirterek kıdem tazminatı ile mahrum kalınan ücret, fazla mesai, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.Davalı Cevabının Özeti:Davalı vekili, davacının iddialarının yerinde olmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme Kararının Özeti:Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davacının iş sözleşmesinin bizzat kendisi tarafından haksız feshedildiği ancak diğer taleplerine ilişkin alacaklarının olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Temyiz:Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.Gerekçe:1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.2-Davacının fazla çalışma yapıp yapmadığı ve yapmışsa bunun hesaplanması konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği kabul edilmelidir.Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda şahit beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır. İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazı kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille yapılabilir. Bordroların imzalı ve ihtirazı kayıtsız olması durumunda, işçinin bordroda belirtilenden daha fazla çalışmayı yazılı belge ile ispatlaması gerekir. İşçiye bordro imzalatılmadığı halde, fazla çalışma ücreti tahakkuklarını da içeren her ay değişik miktarlarda ücret ödemelerinin banka kanalıyla yapılması durumunda, ihtirazı kayıt ileri sürülmemesi, ödenenin üzerinde fazla çalışma yapıldığının yazılı delille ispatlanması gerektiği sonucunu doğurmaktadır.Somut olayda davacının bir hafta yedi gün saat 07:30-18:00 arası, diğer hafta ise altı gün yine aynı saatler arasında çalıştığının kabulü dosya kapsamına uygun düşmektedir. Buna göre davacının fazla çalışma ücreti talebinin hüküm altına alınması gerekirken bunun yapılmaması yerinde olmamıştır.Sonuç:Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 26.11.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.