Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 32988 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 22796 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 3. İş MahkemesiTARİHİ : 12/12/2012NUMARASI : 2011/463-2012/1106Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı İsteminin Özeti:Davacı vekili, müvekkiliyle davalı arasındaki iş ilişkisinin 16.02.2009 tarihinde başladığını, müvekkil davalının sahip olduğu minibüsün şoförlüğünü yaptığını ve iş sözleşmesiyle yaklaşık iki yıl süreyle çalıştığını, aylık ortalama 1.500,00 TL ücretinin hiç ödenmediğini belirtmekle fazla mesai ve ücret alacağı talebinde bulunmuştur.Davalı Cevabının Özeti:Davalı vekili, taraflar arasında herhangi bir hizmet sözleşmesi bulunmadığını, hizmet sözleşmesine dayalı bir çalışması bulunmayan davacının buna dayalı herhangi bir alacak talebinde bulunmaya da hakkının olmadığını belirterek davanın reddini istemiştir.Mahkeme Kararının Özeti:Mahkemece, taraflar arasında kurulan sözleşmenin hizmet sözleşmesinin zorunlu unsurları olan ücret miktarı ve bağımlılık ilişkisinin mevcut olmadığı, bu çerçevede taraflar arasında kurulan hukuksal ilişkinin hizmet sözleşmesi olarak nitelendirilemeyeceği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Temyiz:Kararı davacı vekili temyiz etmiştir. Gerekçe:Taraflar arasında hizmet ilişkisinin bulunup bulunmadığı hususu uyuşmazlık konusunu teşkil etmektedir.Somut olayda davacının minibüs şoförü olarak davalı nezdinde 2009-2011 yılları arasında çalıştığı iddiasına karşılık davalı aralarındaki ilişkinin hizmet sözleşmesi olmadığını, bir borç ödeme taahüdü ile çalışma söz konusu olduğunu savunmuştur. Davacının belirli olmayan zaman dilimi içinde işverene ait işyeri şeklinde adlandırılabilecek minibüste, işverenin denetim ve gözetimi altında verilen hizmetinin karşılığı ücret alarak çalıştığı dosya kapsamı ile anlaşılmaktadır. Davacının çalışma şekli yapılan işin niteliği ve dosya içeriği gözönünde tutulduğunda taraflar arasındaki ilişki iş sözleşmesi olup hizmet süresine ilişkin belirleme de dosya kapsamı ve tanı beyanları doğrultusunda yapılarak çalışma süresi kuşkuya yer vermeyecek şekilde tespit edilmek ve tarafların bildirdikleri deliller toplanarak dava konusu alacaklar hakkında karar vermek gerekirken davanın reddi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.Sonuç:Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 24.11.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.