Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 30207 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 17198 - Esas Yıl 2014





Y A R G I T A Y İ L A M IMAHKEMESİ : Ankara 1. İş MahkemesiTARİHİ : 13/03/2014NUMARASI : 2012/250-2014/106DAVA : Davacı, fazla mesai, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ile yıllık izin ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı İsteminin Özeti:Davacı vekili, müvekkilinin iş sözleşmesini emekliliği sebebiyle feshettiğini belirterek, fazla mesai, hafta tatili, ücret ve genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini talep etmiştir.Davalı Cevabının Özeti:Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkeme Kararının Özeti:Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Temyiz:Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. Gerekçe:1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.2-Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağın??n ödendiği varsayılır. Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.Somut olayda, hükme esas alınan bilirkişi raporunda, fazla mesai alacağı, sistem kayıtları esas alınarak belirlenmiş ise de, kayıtlar davacının çalışma saatlerini belirlemede yetersizdir. Özellikle, çıkış saatleri yönünden, sistemin otomotik olarak kapandığı saatin esas alınması mümkün görünmemektedir. Şu halde, tanık beyanları ve dosyadaki diğer deliller birlikte değerlendirilerek çalışma saatlerinin duraksamaya yer vermeyecek şekilde tespiti ve bu suretle fazla mesai alacağının belirlenmesi, davacının Cumartesi çalışması yönünden de sistem kayıtlarında çalıştığı günler dikkate alınarak hesaplama yapılması gerekmektedir.Ayrıca, hesaplanacak fazla mesai alacağından takdiri indirim yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir.3-Kabule göre de, davacının fazla mesai alacağı hesaplanırken birbuçuk saat yerine bir saat ara dinlenmesi düşülmesi isabetli olmamıştır. Zira Dairemizce de benimsenen Yargıtay Hukuk Genel Kurulu uygulaması gereği günlük onbir saati aşan çalışmalardan birbuçuk saat ara dinlenmesi düşülmektedir. Şu halde, onbir saati aşan çalışmadan bir buçuk saat ara dinlenmesi düşülerek sonuca gidilmesi gerekirken, eksik inceleme ile karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.Sonuç:Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 05.11.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.