Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 29584 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 19969 - Esas Yıl 2016





MAHKEMESİ :İş MahkemesiDAVA : Davacı, kıdem, ihbar tazminatı, ücret, fazla mesai, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil ücret alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.Hüküm süresi içinde davalı ... avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı isteminin özeti: Davacı vekili, davacının davalıların temsilcisi olduğu Ukrayna'da yerleşik...firmasında proje müdürü olarak 18.07.2008-26.02.2010 tarihleri arasında çalıştığını, ücretinin ödenmemesi sebebiyle iş sözleşmesinin davacı tarafından feshedildiğini, delil olarak sunulan mail kayıtlarından davalıların işçilerin işlerini ve ödemeler ile izinleri organize ettiklerini, gerçekte davalıların işveren olduklarını, çalışanların işyerinde emir ve talimatları davalılardan aldığını belirterek, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla ihbar ve kıdem tazminatları ile ücret alacağı, fazla çalışma, hafta tatili, genel tatil ücreti alacaklarının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davacı vekili, 16.09.2013 tarihli ıslah dilekçesinde alacak miktarını 232.300,00 TL'ye çıkartmıştır. Davacı vekili, birleştirilmesine karar verilen Ankara 14. İ?? Mahkemesinin 2014/543 esas, 2014/396 karar sayılı dava dosyasında, kıdem tazminatı ile aylık ücret alacağı, fazla çalışma, ve genel tatil ücreti alacaklarının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı cevabının özeti: Davalı ... vekili, davacı ile müvekkilinin arasında akdi ve fiili bir ilişkisi bulunmadığını, ...'nun işveren ve işveren vekili olmadığını...şirketiyle bir ilgi ve görevinin bulunmadığını bu sebeple adı geçene husumet tevcih edilemeyeceğini beyan ederek açılan davanın reddini savunmuştur.Davalı ... vekili, bilirkişi raporunu kabul etmediklerini, müvekkilinin işveren yada işveren vekili ve iş yeri yetkilisi olmadığını, bu şirket kayıtlarında müvekkilinin...firmasının ortağı dahi olmadığını belirterek açılan davanın husumet sebebiyle reddine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme kararının özeti:Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda, yurtdışında faaliyet gösteren...firmasının ortağı ve yöneticisinin davalı ... olduğu, davacıyı yurt dışında hizmet sözleşmesi ile çalıştıran davalı ...'nun davacının alacaklarından sorumlu olduğu, davacının bir yıl yedi ay yedi gün süre ile davalı ... ile aralarında organik bağ bulunan Ukrayna'da faaliyet gösteren...firmasında çalıştığı, davacının ücretlerinin ödenmemesi nedeni ile iş sözleşmesini haklı nedenle fesih ettiği, bu nedenle kıdem tazminatına hak kazandığı, ayrıca davacıya sözleşme ile kararlaştırılan ücretinin tamamının ödendiği davalı işverence ispatlanmadığından bakiye ücret alacağı talebinin de kabulü gerektiği gerekçesiyle kıdem tazminatı ve ücret alacağı taleplerinin kısmen kabulüne, ihbar tazminatı, fazla mesai, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının reddine, davalı ... yönünden ise davacı ile aralarında hizmet ilişkisinin ve sorumluluğunun bulunmadığı, davacı vekilinin 28.01.2016 tarihli duruşmada alınan imzalı beyanı ile davalı ...'na yönelik davanın takip edilmeyeceği beyan edilmekle bu davalı yönünden de davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir. Temyiz: Karar davalı ... vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir.Gerekçe:...-Taraflar arasındaki uyuşmazlık bozmadan sonra ıslah yapılıp yapılmayacağı konusundadır.Gerek mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 84. maddesinde gerekse 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 177. maddesinde ıslahın ancak tahkikat tamamlanıncaya kadar yapılabileceği hükme bağlanmıştır.Mahkemece, tahkikat aşamasının tamamlanmasının ve karar verilmesinin ardından verilen bozma kararından sonraki yargılama aşamasında ıslah yapılması mümkün değildir.Yargıtay İçtihatları Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 13.05.2016 tarihli ve 2015/... esas ve 2016/... karar sayılı ilamında da bozma sonrası ıslahın mümkün olmadığı kesin bir şekilde belirtilmiştir. Bu sebeple, kıdem tazminatı ve aylık ücret alacağı isteklerinin bozmadan sonra yapılan ıslah doğrultusunda hüküm altına alınması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 29.12.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.