Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 2918 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 28289 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :İş Mahkemesi AVUKAT ...DAVA : Davacı, kıdem, ihbar tazminatı, fazla mesai, yıllık izin ücreti ile aylık ücret alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı vekili, davacının, davalıya ait iş yerinde 06.12.2010-27.02.2012 tarihleri arasında en son 950,00 TL net ücretle çalıştığını, iş sözleşmesinin işverence haksız olarak feshedildiğini, alacak ve tazminatlarının ödenmediğini ileri sürerek, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, fazla çalışma ücreti, yıllık izin ücreti ve ücret alacaklarının faizleriyle birlikte davalıdan tahsilini istemiştir.Davalı vekili, davacının iş sözleşmesinin haklı sebeple feshedildiğini, kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanmadığını, fazla çalışma ve diğer her türlü ücretinin ödendiğini belirterek, davanın reddini talep etmiştir.Mahkemece, iş sözleşmesinin işverence haklı olarak feshedildiği, davacının kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanamadığı, ücret ve yıllık izin ücreti alacağı bulunmadığı, fazla çalışma yaptığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Kararı kanuni süresi içinde taraflar temyiz etmiştir. 1.Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 2.İş sözleşmesinin, işçinin doğruluk ve bağlılığa aykırı söz veya davranışları sebebiyle işverence haklı olarak feshedilip feshedilmediği noktasında taraflar arasında uyuşmazlık söz konusudur. 4857 sayılı İş Kanunu'nun 25. maddesinin (II) numaralı bendinde, ahlâk ve iyi niyet kurallarına uymayan haller sıralanmış ve belirtilen durumlar ile benzerlerinin varlığı halinde, işverenin iş sözleşmesini haklı fesih imkânının olduğu açıklanmıştır. Yine değinilen bendin (e) alt bendinde, işverenin güvenini kötüye kullanmak, hırsızlık yapmak, işverenin meslek sırlarını ortaya atmak gibi doğruluk ve bağlılığa uymayan işçi davranışlarının da ./..işverene haklı fesih imkânı verdiği ifade edilmiştir. Görüldüğü üzere kanundaki haller sınırlı sayıda olmayıp, genel olarak işçinin sadakat borcuna aykırılık oluşturan söz ve davranışları işverene fesih imkânı tanımaktadır. İşçinin eleştiri sınırları içinde kalan söz ve davranışları ise, işverene haklı fesih imkânı vermez.Somut olayda, iş sözleşmesinin işverence, davacının sorumluluğu altındaki araçta bulunan şirkete ait ürünlerle birlikte kendisine verilen güzergah dışına çıkarak habersiz ve mazeretsiz olarak evine gittiği, konuyla ilgili kendisinden yazılı savunma istendiği ancak yazılı savunma vermekten kaçındığı, bu şekilde sözleşmeye ve kanuna aykırı davranışına somut bir mazeret sunmadığı gerekçesiyle 4857 sayılı Kanun'un 25/II-e. maddesince haklı sebeple feshedildiğinin belirtildiği, davacının daha önce bu şekilde disiplinsiz davranışının olmadığı, tanık beyanlarından, iş yerinde daha önce yaşanmış bir olay nedeni ile araçlara son bir aylık dönemde takip sistemlerinin takıldığı, güzergah dışına çıkılmaması yönünde işverenin hassasiyeti olduğu, davacının dönüş sürelerinin uzunluğundan şüphelenildiğı için takip edildiği, aracı evinin önüne park ederek yukarı çıktığı, kısa bir süre sonrada aracın bulunduğu yerden alındığını fark ettiği, eyleminin, günlük çalışma faaliyetleri sonrasında işyerine dönüş aşamasında gerçekleştiği anlaşılmaktadır. Davacı, alması gereken ilaç için yazılan reçetenin son günü olması sebebiyle ilaç aldığını, ilacı evine bırakmak için uğradığını ileri sürmüştür. Ayrıca benzer sebeple daha önce uyarı vs almamıştır. Hal böyle olunca, davacının eyleminin 4857 sayılı Kanun'un 25/II-e. maddesinde belirtilen sebeplerden olmadığı gibi, haklı sebeple feshi gerektirecek ağırlıkta da bulunmadığı dikkate alındığında, haklı sebeple fesih şartlarının oluşmadığı düşünülmeden, kıdem ve ihbar tazminatının kabulü yerine reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 04.02.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.