MAHKEMESİ: Gebze 2. İş MahkemesiTARİHİ: 30/04/2010NUMARASI: 2009/688-2010/276Davacı vekili, davalı işyerinde 09/08/2006 tarihinden itibaren kalıphane bölümünde işçi olarak aralıksız çalıştığını, davacının Demir Çelik Metal ve Metal Mamülleri İşçileri Sendikası üyesi olduğunu, işveren ile Çelik-İş Sendikası arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinin halen yürürlükte olduğunu, davacının iş sözleşmesinin davalı işveren tarafından 06/08/2009 tarihinde "ekonomik ve teknolojik nedenlerle kalıphane departmanının, teknik resim çizimi dışında tamamen kapatılacak olması" gerekçesiyle tek taraflı olarak feshedildiğini belirterek müvekkilinin işe iadesine ve kanuni haklarına karar verilmesini istemiştir.Davalı vekili, davalı işyerinde üretimdeki ciddi düşüş üzerine davacının çalıştığı kalıphane bölümünün tamamen kapatılarak, kalıp yapım işinin uzman bir kuruluşa verilmesi üzerine 06/08/2009 tarihli fesih bildirimi ile geçerli nedenlerle feshedildiğini , davacının iş sözleşmesinin feshinde davalı şirketin objektif iyi niyet kurallarına uygun davrandığını, savunarak davanın reddini talep etmiştir.Mahkemece, davalı şirketin satışlarında iş sözleşmesinin feshini gerektirecek derecede azalma olmadığı ve fazla mesailerin devam etti??i, bu durumun fesih gerekçesi ile çeliştiği, yine fazla mesailerin kaldırılması halinde 12 işçiye istihdam sağlanabileceği, işveren tarafından feshin son çare olarak uygulandığı iddiasının ispatlanamadığı gerekçesiyle işe iadeye karar verilmiştir. Karar davalı banka vekili tarafından temyiz edilmiştir. Taraflar arasında iş sözleşmesinin feshinin geçerli nedene dayanıp dayanmadığı uyuşmazlık konusu olup, normatif dayanak 4857 sayılı İş Kanunu’nun 18 ve devamı maddeleridir. 4857 sayılı Kanun’un 18. maddesine göre otuz veya daha fazla işçi çalıştıran işyerlerinde en az altı aylık kıdemi olan işçinin belirsiz süreli iş sözleşmesini fesheden işveren, işçinin yeterliliğinden veya davranışlarından ya da işletmenin, işyerinin veya işin gereklerinden kaynaklanan geçerli bir sebebe dayanmak zorundadır.İşletmenin, işyerinin veya işin gereklerinden kaynaklanan sebepler; sürüm ve satış imkanlarının azalması, talep ve sipariş azalması, enerji sıkıntısı, ülkede yaşanan ekonomik kriz, piyasada genel durgunluk, dış pazar kaybı, ham madde sıkıntısı gibi işin sürdürülmesini imkansız hale getiren işyeri dışından kaynaklanan sebeplerle yeni çalışma yöntemlerinin uygulanması, işyerinin daraltılması, yeni teknolojinin uygulanması, işyerinin bazı bölümlerinin kapatılması ve bazı iş türlerinin kaldırılması gibi işyeri içi sebeplerdir.İşletmenin, işyerinin ve işin gereklerinden kaynaklanan sebeplerle sözleşmeyi feshetmek isteyen işverenin fesihten önce fazla çalışmaları kaldırmak, işçinin rızası ile çalışma süresini kısaltmak ve bunun için mümkün olduğu ölçüde esnek çalışma şekillerini geliştirmek, işi zamana yaymak, işçileri başka işlerde çalıştırmak, işçiyi yeniden eğiterek sorunu aşmak gibi varsa fesihten kaçınma olanaklarını kullanması, kısaca feshe son çare olarak bakması gerekir.4857 say??lı Kanun’un 20. maddesinin ikinci fıkrasına göre feshin geçerli nedene dayandığını ispat yükümlülüğü işverene aittir. İşçi, feshin başka bir sebebe dayandığını iddia ettiği takdirde, bu iddiasını ispatla yükümlüdür.Somut olayda, davalı şirketin işyerinde davacının çalıştığı kalıphane bölümünün kapatılması nedeniyle 4857 sayılı Kanun’un 17, 18 ve 29. maddeleri gereğince feshedilmiştir.Her ne kadar mahkemece davanın kabulü ile davacının işe iadesi yönünde hüküm kurulmuşsa da, davalı tarafça alınan işletmesel karar sonucu davacının işyerinin diğer bölümlerinde istihdamının mümkün olup olmadığı, feshin son çare olması ilkesine uyulup uyulmadığı konusunda yeterli araştırmanın yapılmadığı anlaşılmaktadır. Tutarlılık ve ölçülülük denetimi kapsamında, feshin kaçınılmaz olup olmadığı, davacının aynı veya başka bir birimde değerlendirilip değerlendirilemeyeceği, davalı işvereni işten çıkarılacak işçilerin belirlenmesinde kendisini bağlayan kurala uyup uymadığı yönünden somut olarak araştırma yapılmalıdır. Bunun için de işletmesel karara ilişkin belgelerin yanında, işletmede veya işyerinde çalışan tüm işçilerin görev tanımları, işletme, işyeri organizasyon şeması, işten çıkarılacak işçilerin, işyeri şahsi sicil dosyası, görev tanımları ve çalıştıkları bölümleri gösteren kayıtlar ile fesihten önce ve sonrasını kapsayacak şekilde işçi alımı ve çıkarılmasını gösteren işyeri SGK bildirgeleri, davalı işyerine ait tasarruf tedbiri alınmasına neden olan getirilmeli, işyerinde keşif yapılarak, özellikle işletmenin faaliyet alanını ve iş organizasyonunu bilen uzman bilirkişiler aracılığı yeniden ile inceleme yapılmalı, feshin kaçınılmaz olup olmadığı, davacının aynı veya başka bir birimde değerlendirilip değerlendirilemeyeceği ve feshin yukarda belirtilen ilkelere göre geçerli nedene dayanıp dayanmadığı net olarak belirlenmelidir. Mahkemece eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi hatalıdır.SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 28.02.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.