Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 29 - Karar Yıl 2017 / Esas No : 14521 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :İş Mahkemesi DAVA : Davacı, kıdem, ihbar tazminatı ile fazla çalışma ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme, isteğin reddine karar vermiştir.Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı vekili, müvekkilinin...'de güvenlik görevlisi olarak çalışırken birkaç müşterinin yaptığı taşkınlığa, amirlerinin talimatı üzerine yaptığı müdahele sırasında, davacı ve diğer güvenlik görevlisi arkadaşlarının kendilerini savunmak durumunda kaldıklarını, ertesi gün, davacı ve olaya müdahele eden birkaç kişinin iş sözleşmesinin feshedildiğini, fazla mesai ücretlerinin ödenmediğini belirterek kıdem tazminatı, ihbar tazmintı ve fazla mesai ücreti alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.Davalı ...Ş. vekili, davacının iş sözleşmesinin müşterilerle yaşanan tartışma sırasında orantısız güç kullanması nedeni ile haklı sebeple feshedildiğini, fazla mesai yapmadığı, yaptığında ise karşılığının bordrolarda gösterilerek ödendiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.Davalı ...Tic. A.Ş. vekili, davanın öncelikle husumetten reddini istemiştir.Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporu doğrultusunda davanın tümü ile reddine karar verilmiştir.Karar, süresi içerisinde davacı tarafından temyiz edilmiştir....-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.2-Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.Somut olayda davacı,... inşaat halinde iken güvenlik görevlisi olarak çalışmaya başladığını, ilk çalışmaya başladığı ay normal mesaisi haricinde otuz bir saat, bundan sonra ise hergün en az bir saat fazla çalışma yaptığını belirterek fazla mesai ücreti alacağının hüküm altına alınmasını talep etmiştir. Davacının aylık olarak değişen dört variya sistemi ile çalıştığı ve kanuni ara dinlenme sürelerinin dışlanmasından sonra haftalık kırkbeş saati aşan fazla çalışmasının bulunmadığı gerekçesi ile anılan alacağın reddine karar verilmiştir. Mahkemenin davacının belirtilen şekilde vardiyalı çalıştığı dönem içerisinde fazla çalışma yapmadığı yönündeki tespitinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır.Ancak tanık beyanlarına göre davacının, davalı işyerinde Ocak 2012 tarihine kadar haftanın altı günü 08.00-18:00 saatleri arasında çalıştığı, bu tarihten sonra vardiyalı sistemde çalışmaya devam ettiği anlaşılmaktadır. Bu sebeple günlük kanuni ara dinlenme süreleri de dışlandıktan sonra, davacının dava dilekçesindeki talebi de gözetilerek Ocak 2012 tarihine kadar hak kazandığı fazla çalışma ücreti alacağı hesaplanmalıdır. Eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Hükmün yukarıda açılnan sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 16.01.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.