Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 28884 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 25360 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 5. İş MahkemesiTARİHİ : 11/07/2014NUMARASI : 2013/663-2014/361 Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, ihbar ve kıdem tazminatları ile fazla mesai, ulusal bayram genel tatil, yıllık izin alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Davalı davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davacının iş sözleşmesinin haklı veya geçerli sebep olmaksızın feshedildiği, kıdem tazminatına hak kazandığı, fazla çalışma, ulusal bayram genel tatil ve yıllık izin alacakları olduğunu ispatladığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verildiği, davalı vekilinin temyizi üzerine Dairemizce yapılan incelemede fesih tarihinde davalı işyerinde çalışan işçi sayısı araştırılıp, davalı işyerinin tarım işletmesi olup olmadığı tespit edildikten sonra sonucuna göre görevli mahkeme belirlenmesi gerektiği gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verilmesi üzerine mahkemece bozma ilamına uyularak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Davalı vekili kararı temyiz etmiştir.Uyuşmazlık, taraflar arasındaki ilişkinin 4857 sayılı İş Kanunu kapsamında değerlendirilip değerlendirilemeyeceği ve bu bağlamda iş mahkemesinin görevi noktasında toplanmaktadır. 4857 sayılı Kanun'un 4. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi uyarınca, elliden az işçi çalıştırılan (elli dâhil) tarım ve orman işlerinin yapıldığı işyerlerinde veya işletmelerinde bu Kanun hükümleri uygulanmaz. İşçi tarım ve orman işlerinin yapıldığı bir işyerinde çalışıyor ise, bu işçi ile işveren ararındaki uyuşmazlığın iş mahkemesi yerine görevli hukuk mahkemesine çözümlenmesi gerekir.Mahkemece bozma ilamına uyulması sonrası verilen kararda farklı tarihlerdeki ticaret sicil kayıtlarına göre davalı şirketin faaliyet konularının gıda-tarım ve hayvancılık, nakliye ve inşaat işleri, turizm hizmetleri, sağlık hizmetleri ve malzemeleri olup, sadece tarımsal işletme faaliyetinde faaliyet göstermediği anlaşıldığı ve bu sebeple 4857 sayılı Kanun hükümlerine tabi olduğu belirtilmiş ise de, önemli olan işyerinin ve işletmenin niteliği olup, ticaret sicil kaydında belirtilen amaç ve faaliyet konusu tek başına belirleyici değildir. Somut olayda davacının davalı şirkete ait tavuk çiftliğinde tavukların bakımı ile ilgilendiği dosya içindeki belgelerden ve şahit anlatımlarından anlaşılmaktadır. Dosya içeriğinde bulunan Sosyal Güvenlik Kurumu’ndan celbedilen davalı şirketin işçi sayısını gösteren listelerde fesih tarihinde beş kişinin çalıştığı görülmektedir. Davacının yaptığı işin 4857 sayılı Kanun'un 4/b maddesi kapsamında olduğu anlaşıldığından mahkemece görev yönünden dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken işin esasına girilerek hüküm kurulması hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 23.10.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.