Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 28698 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 26700 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 2. İş MahkemesiTARİHİ : 02/04/2013NUMARASI : 2010/788-2013/262Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili, müvekkilinin 2005 8. ayında lahmacun ustası olarak davalı işyerinde çalışmaya başladığını, daha sonra ustabaşı ve şef olduğunu, 1.100,00 TL ücret aldığını, çalışma saatlerinin 10:00-22:00 olduğunun davalı tarafından bildirilmesine rağmen 08:45 işe başladığını ve 22:30-23:00 saatlerine kadar çalıştığını, haftanın altı günü ve pazarda çalışmasının devam ettiğini, haftada bir gün izin kullandığını, yılda 12 gün yıllık izin kullandığını, haksız olarak iş sözleşmesinin feshedildiğini belirterek kıdem ve ihbar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.Davalı vekili, davacının uyarılmasına rağmen işyerinde huzuru bozucu davranışları nedeniyle iş sözleşmesinin haklı sebeple feshedildiğini, fazla mesai alacaklarının ödendiğini, ücretlerinin banka hesabına yatırıldığını, davacının haftanın altı günü çalıştığını beyan ettikten sonra cumartesi pazar çalıştığını öne sürmesinin çelişki olduğunu, talep ettiği faizlerin kanuna aykırı olduğunu belirterek davan??n reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, yapılan yargılama sonucunda toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Kararı taraflar temyiz etmiştir.1-Taraflar arasındaki uyuşmazlık davacının iş sözleşmesinin haklı nedenle feshedilip feshedilmediği noktasındadır.Davacı iş sözleşmesinin haksız olarak feshedildiğini beyan etmiştir. Davalı taraf ise davacının işyerinde çalışanlarla tartışması nedeniyle huzursuzluk yarattığını ve bu sebeple iş sözleşmesinin haklı sebebiyle feshedildiğini beyan etmiştir. Mahkemece gerekçesinde bilirkişi raporunun dikkate alındığı belirtilerek davacının kıdem ve ihbar tazminatına hükmedilmiştir. Öncelikli mahkemece verilen kararların gerekçeli olması gereklidir. Atıf yapılan bilirkişi raporunun neden ve hangi gerekçelerde usul ve kanuna uygun bulunduğunu belirtilmesi ve fesih konusunda davacının iş sözleşmesinin feshinin haksız bulunmasının gerekçelerinin belirtilmesi gereklidir. Bunun yanında bilirkişi raporunda davalı şirketin feshe konu olaydan 19.05.2010 tarihinde savunma alma işlemi ile haberdar olduğunu, fesih işleminin 01.06.2010 tarihinde haklı nedenle fesih için öngörülen 6 günlük süre geçtikten sonra fesih işleminin yapıldığı belirtilmiştir. Buna karşın davalı taraf savunmayı alan çalışanın feshe yetkili olmadığını, genel müdürlüğün 27.05.2010 tarihinde olaydan haberdar olduğunu ve süresinde haklı nedenle fesih işleminin gerçekleştirildiğini beyan etmiştir. Dosya kapsamından davacının savunmasını alan çalışanın feshe yetkili olup olmadığı, davalı işyerinde feshe yetkili makamın kim olduğu ve ve ne zaman olayı öğrendiğine dair bilgi bulunmamaktadır. Bu nedenle mahkemece davalı işyerinde feshe yetkili makamın kim olduğu ve olayı ne zaman öğrendiğinin tespiti bakımından araştırma yapılarak varılacak sonuca göre tüm deliller birlikte de??erlendirilerek fesih bakımından değerlendirme yapılması gereklidir.2-Taraflar arasındaki bir diğer uyuşmazlık davacının fazla mesai alacağının bulunup bulunmadığı noktasındadır. Davalı taraf davacının fazla mesai yaptığında ücretinin ödendiğini beyan etmiştir. Dosyada bulunan imzasız ücret bordrolarının bir kısmında fazla mesai tahakkuk ettiği anlaşılmaktadır. Davalı taraf davacının banka hesap ekstrelerinin getirtilmesi durumunda ücret bordrolarında belirtilen miktarların ödendiğinin tespit edileceğini belirtmiştir. Mahkemece bu talep dikkate alınmadan ve davacının banka hesap ekstreleri getirmeden fazla mesai alacağına hükmedilmesi hatalıdır. Hal böyle olunca mahkemece davacının banka hesap ekstresi getirtilerek ücret bordrolarında belirtilen tutarların ödenip ödenmediğinin araştırılması, ödendiğinin anlaşılması durumunda buna göre değerlendirme yapılması gerekmektedir.3-Kabule göre mahkemece fazla mesai alacağı bakımından gerekçe belirtmeden bilirkişi raporunda hesaplanan miktardan farklı miktara hükmedildiği anlaşılmaktadır. Ayrıca mahkemece ıslahtan sonra davalı tarafından yapılan zamanaşımı definin dikkate alınıp alınmadığı ve yapılmış ise fazla mesai alacağında takdiri indirim oranı denetlememektedir. Bunun yanında tanık beyanlarına göre belirlenen genel tatil alacağından uygun bir takdiri indirim yapılmamasıda hatalıdır. Mahkemece belirtilen hususlarda denetlenebilir bir karar verilmesi ve genel tatil alacağından uygun bir takdiri indirim yapılması gereklidir.Yukarıda belirtilen gerekçelerle mahkemece eksik inceleme ve denetlemeye elverişli olmayacak şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek olması halinde ilgiliye iadesine, 22.10.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.