Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 28494 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 16102 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ DAVA : Davacı, kıdem tazminatı, ilave tediye, yıllık izin, hafta tatili, ücret, fazla mesai, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.Hüküm süresi içinde taraflar avukatları tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı İsteminin Özeti: Davacı vekili, davacının ... usta öğretici olarak çalıştığını, iş sözleşmesinin sona erdiğini ileri sürerek, bir kısım işçilik alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir. Davalı Cevabının Özeti:Davalı vekili, davacının işçi vasfında olmadığını, ilave tediyeye hak kazanamayacağını, davacının usta öğretici olarak çalışmak üzere imzaladığı taahhütnamenin dayanağını 657 sayılı Kanun'un 89. maddesi ile 176. maddesinin oluşturduğunu belirterek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme Kararının Özeti:Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Temyiz:Kararı taraf vekilleri temyiz etmiştir. Gerekçe:1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının tüm, davacının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışındaki tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Davacı işçinin ilave tediye alacaklarının tespiti hususunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır. Somut olayda; davacı işçi davalı işyerinde usta öğretici olarak çalışmaktadır. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacının ilave tediye alacaklarının hesaplanmasında, davacının giriş çıkış tarihleri arasında, Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirilen 1542 prim gün sayısının dikkate alınarak hesaplanması doğru olmamaıştır. Davacının Sosyal Güvenlik Kurumu kayıtlarına göre, 28.3.2005-24.8.2010 tarihleri arasında 5 yıl 1 ay 19 gün çalışması olduğu anlaşıldığından bu tarihler arasındaki sürenin tamamı dikkate alınarak davacının ilave tediye alacaklarının yeniden hesaplanmalıdır. Bilirkişi raporundaki hatalı tespite dayanılarak hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir. Sonuç:Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 13.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.