Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 28091 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 26288 - Esas Yıl 2016





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı İsteminin Özeti:Davacı vekili, müvekkiline ödenmediğini iddia ettiği hafta tatili, fazla çalışma ve ücret alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.Davalı Cevabının Özeti:Davalı vekili, dava konusu alacakların açıkça belirli ve hesaplanabilir olması sebebi ile davacının dava açmakta hukuki yararının bulunmadığını, davanın usulden reddine karar verilmemesi halinde haksız ve dayanaksız olarak açılan davanın esastan reddini savunarak davanın reddini istemiştir.Mahkeme Kararının Özeti:Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Temyiz:Kararı davalı vekili temyiz etmiştir. Gerekçe:1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.2-Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı, fazla çalışma ve ücret alacaklarının bulunup bulunmadığı hususları taraflar arasında uyuşmazlık konusudur. Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır. Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları, delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır. İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille söz konusu olabilir. Buna karşın, bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda dahi, işçinin geçerli bir yazılı belge ile bordroda yazılı olandan daha fazla çalışmayı yazılı delille ispatlaması gerekir. Fazla çalışmanın yazılı delil ya da tanıkla ispatı imkan dahilindedir. İşyerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan tanıkların anlatımlarına değer verilemez. Somut olayda, dosya kapsamında yer alan banka hesap ekstresine göre davalı işverenlikçe davacıya bir kısım ödemelerin yapıldığı görülmektedir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda, bu ödemelerin tamamının göz önüne alınarak hesaplanan alacak tutarından mahsup edilmediği, ödeme tarih ve dönemlerine dikkat edilmediği anlaşılmaktadır. Banka kayıtlarında gözüken söz konusu ödemelerin hangi alacağa mahsuben yapıldığı anlaşılamadığından, mahkemece, talep konusuna ilişkin olarak banka kayıtları ile yapılan ödemelerin niteliği, fazla çalışma ücreti veya ücret alacağı şeklinde ayrıştırılarak netleştirilmesi, sonucuna göre yapılan ödemelerin alacak hesabından mahsubu gerekmektedir. Hatalı bilirkişi raporu ve eksik inceleme ile karar verilmesi isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir.Sonuç:Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 19.12.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.