Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 26555 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 28461 - Esas Yıl 2016





MAHKEMESİ :İş Mahkemesi DAVA : Davacı, feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme, isteğin reddine karar vermiştir.Hüküm duruşmalı olarak süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş ise de; işin mahiyeti itibarıyla duruşma isteminin reddine, incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verilmiş olmakla dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı vekili, müvekkili işçinin, iş sözleşmesinin geçerli ve haklı sebep olmadan işverence feshedildiğini, asıl işveren-alt işveren arasındaki ilişkinin muvazaaya dayandığını ileri sürerek feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini, işe başlatılmama halinde ödenmesi gereken tazminat ile boşta geçen süre ücret ve diğer haklarının belirlenmesini talep etmiştir.Davalılar, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, toplanan delillere dayanılarak, asıl işveren-alt işveren ilişkisinin muvazaaya dayalı olmadığı ve alt işveren işyerinde çalışan işçi sayısının otuzdan az olduğu gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.Somut uyuşmazlıkta, dava dilekçesinde davalı taraf olarak "...” gösterilmiştir. Ne var ki, söz konusu adi ortaklığın tüzel kişiliği ve dolay??sıyla taraf ehliyeti bulunmamaktadır. Adi ortaklığı oluşturan tüzel kişilerin ayrı ayrı davalı olarak gösterilmesi ve taraf teşkilinin sağlanması gereklidir. Eldeki davada, davalı tarafın yanlış gösterilmesi, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 124/4. maddesi uyarınca, kabul edilebilir bir yanılgıya dayanmakta olup, bu halde, davacı vekiline, adi ortaklık yerine, davalıları “Eksen Group Taahhüt ve Eğitim Danışmanlık Ltd.Şti.” ve “Bilge Can İnşaat Nak. Tem. Taah. İşl. Gıda Mad. San. ve Tic. Ltd. Şti.” şeklinde düzelterek değiştirmesi için uygun süre verilmeli, neticeye göre taraf teşkili sağlanarak davaya devam edilmelidir. Ayrıca, dava dilekçesinde, “Uşak Sevgi Evleri Çocuk ve Kız Yetiştirme Yurdu Müdürlüğü izafeten Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı” davalı gösterilmiştir. Ancak, anılan bakanlık, izafeten değil, bizatihi davalıdır. Dava dilekçesinin tebliği üzerine, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı vekili davaya cevap vererek davayı takip etmiş olduğundan taraf teşkili sağlanmıştır. Bu halde, mahkemece, gerekçeli karar başlığında, davalının "Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı" şeklinde yazılması gerekirken, “Uşak Sevgi Evleri Çocuk ve Kız Yetiştirme Yurdu Müdürlüğü izafeten Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı” şeklinde yazılmış olması hatalıdır.Diğer taraftan, otuz işçi sayısının belirlenmesinde, davacının en son çalıştığı alt işveren şirketlerin, fesih tarihi itibariyle ülke genelinde aynı iş kolundaki işyerlerinde çalışan işçi sayısı toplamının esas alınması gereklidir. Mahkemece, bu yöne dikkat edilmemesi de hatalı olmuştur. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, bozma sebebine göre sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 06.12.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.