MAHKEMESİ :İş MahkemesiDAVA : Davacı-karşı davalı, borçlu olmadığının tespitine, davalı-karşı davacı ise ihbar tazminatı alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme, bozmaya uyarak asıl davanın kabulüne, karşı davanın ise reddine karar vermiştir.Kararın süresi içinde taraflarca temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 16.03.2016 tarihli ve 2016/5277 esas, 2016/8037 karar sayılı ilamıyla onanmasına karar verilmiştir.Davacı tarafından verilen 28.07.2016 tarihli dilekçede, Dairemizin 16.03.2016 tarihli ve 2016/5277 esas, 2016/8037 karar sayılı ilamıyla verilen onama kararının maddi hataya dayalı olarak verildiği ileri sürülerek kararın ortadan kaldırılması talep olunmuştur.Dairemizce, dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, iki tarafın yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün onanmasına karar verilmiş ise de, yeniden yapılan incelemede; davalı işçinin çalıştığı döneme tekabül eden cezai şart miktarının 8.997,17 TL olduğu ve davacının bu miktar itibariyle borçlu olmadığının tespiti gerektiği, anlaşılmakla, Dairemizin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararının maddi hataya dayandığı sonucuna varıldığından ortadan kaldırılmasına karar verildi.Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı vekili, taraflar arasında imzalanan sözleşme süresinin en az beş yıl olarak belirlendiğini, davacının teknik personel olarak çalıştığını, sözleşmede eğitim giderlerine veya rekabet yasağına ilişkin cezai şart bulunmadığını, müvekkilinin 27.12.2010 tarihinde kendi isteği ile işten ayrıldığını, işverenin işten ayrıldığı tarihte davacının aldığı ücretin 5 katı tutarında cezai şart talep ettiğini, belirli süreli bir sözleşme imzalanması için objektif şartların bulunmadığını, işverene cezai şart yüklenmediğini, taraflar arasındaki taahhütnamenin geçersiz olduğunu belirterek cezai şart adı altında borcunun bulunmadığının ya da cezai şartın davalı yanca istenen miktarda olmadığının tespitini talep etmiştir.Davalı vekili, iş sözleşmesini bildirimsiz fesheden davacıdan ihbar tazminatı talep ettiklerini, cezai şart hükümlerinin geçerli olduğunu, asgari süreli iş sözleşmesi yapıldığını, bu tür sözleşmelerin belirsiz süreli değil karma nitelikte sözleşmeler olduğunu, davacının davasının reddine ve karşı davanın kabulüyle ihbar tazminatının davacıdan tahsilini talep etmiştir.Mahkeme, bozmaya uyarak asıl davanın kabulüne, karşı davanın ise reddine karar vermiştir.Davacı işçinin çalıştığı döneme tekabül eden cezai şart miktarının 8.997,17 TL olduğu ve davacının bu miktar itibariyle borçlu olmadığının tespiti gerektiği halde yazılı şekilde hüküm kurulması hatalı olmuştur.SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 05.12.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.