Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 26229 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 20569 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ : Ankara 11. İş MahkemesiTARİHİ : 24/02/2015NUMARASI : 2011/1265-2015/194DAVA : Davacı, fark ücret, tahsil tazminatı, ikramiye, ilave tediye ve fazla mesai ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı İsteminin Özeti: Davacı vekili, davacının, davalıya ait iş yerinde kapsam içi personel olarak çalışmaya başladığını, muvazaalı olarak TPAO'ya ait Petrol Ticaret Ltd. Şti.nde müteahhit firma elemanı olarak gösterildiğini, 2002 yılı sonrasında ise TPAO çalışanı olarak gösterilmeye başlandığını, 2002 yılında TPAO çalışanı olarak işe başladığı sırada ilk işe başlama tarihinde kök ücretinin esas alınmadığını, ancak 2002 yılında ilk defa işe giriyormuş gibi 2002 yılı kök ücretinin esas alınarak ücretinin belirlendiğini, bu durumun kapsam içi personel yönetmeliğine aykırı olduğunu, daha önceki Petrol Ltd. Şti.deki çalışmanın muvazaaya dayandığını, toplu iş sözleşmesinin 44. maddesi gereği kıdeme teşvik primi ödenirken müteahhit elamanı olarak işe başladığı tarih gerçek kıdem tarihin esas alındığını, ancak kıdeme teşvik priminin hesabında ise esas alınan ücretin doğru hesaplanan ücret almaması nedeni ile davacıya ödenen kıdeme teşvik priminin noksan ödendiğini, bu bağlamda ücrete dayalı ilave tediye, akdi ikramiye, fazla mesai, varsa vardiya primi tutarı, tahsil tazminatı gibi tüm işçilik alacaklarını da noksan ödendiğini beyanla davacının işyerinde uygulanmakta olan Yönetmeliğin 6. maddesi uyarınca yeni yevmiyesinin belirlenerek geriye doğru 5 yıllık işçilik alacaklarının ödenmesi gerektiğini belirterek müvekkilinin eksik ödenen ücret ve diğer işçilik alacaklarının tahsiline karar verilmesini istemiştir.Davalı Cevabının Özeti: Davalı, Kapsam İçi Personel Yönetmeliğinin 30.06.1988 tarihinde yürürlüğe girdiğinden bu tarihten önce işe giren ve intibak yapılması gereken tüm işçilerin intibaklarının yapıldığını, müvekkili ile ortaklı Petrol İş Sendikası arasında 06.10.2003 tarihli protokol uyarınca intibak çalışmasının bir defaya mahsus olmak üzere yapılması konusunda mutabık kalındığını, anılan protokolün 4. maddesi gereğince belirlenen görev unvanlarında başlangıçtan beri çalıştıkları var sayılarak intibak işlemlerinin yapıldığını ve protokol uyarınca alınan Yönetim kurulu kararı uyarınca Petrol Tic. Ltd. Şti. kadrosunda ortaklık iş yerlerinde çalışan personele intibak çalışması yapılmasının kararlaştırıldığını, intibak çalışması arasında ise Yönetmeliğin 3 maddesinin Ortaklık İçi Çalışma başlıklı (a) fıkrası uyarınca Petrol Tic. Ltd. Şti. Geçen çalışmaların iç hizmet olarak değerlendirildiğini, Arama Daire Başkanlığının aynı kapsamda sismik ve gravite ekiplerinde görevli mevsimlik personelinin görev unvanlarının Yönetmelik tablosuna eklendiğini bu personele personel kök ücret tablosunun karar tarihi itibariyle uygulanabilir hale geldiğini, davacının başlangıç ücretinin belirlenmesinde Petrol Tic. Ltd. Şti. işe giriş tarihlerinin esas alındığını, fiilen çalışmadıkları sürelerin düşülmesi nedeniyle yeni bir intisap tarihinin belirlendiğini, hiç ara vermeyen işçinin ise işe giriş tarihinin Petrol Tic. Ltd. Şti. de işe başladığı tarihi olarak dikkate alındığını, bu çalışmaların yok sayılmadığını savunarak davanın reddini talep etmiştir.Mahkeme Kararının Özeti: Mahkemece, davacının yeniden işe alındığı tarihte sendikalı olup kapsam içi statüde bulunduğu, belirsiz süreli hizmet akdi ile çalıştığı, müteahhit elemanı gibi gösterilen bütün çalışmaların TPAO iş yerinde geçmiş olup ortaklık içi hizmet olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Temyiz:Kararı davacı ve davalı vekilleri temyiz etmiştir. Gerekçe:Taraflar arasındaki uyuşmazlık davacının baştan itibaren davalı işyerinde çalışan işçilere tanınan haklardan yararlanıp yararlanamayacağı ve buna bağlı olarak talep ettiği alacaklara ilişkindir. Dosyadaki bilgi ve belgelere göre, davacının ilk defa dava dışı Petrol Ltd. Şirketi bünyesinde çalışmaya başladığı, daha sonra davalı işveren kadrosuna geçirildiği anlaşılmaktadır. Diğer yandan davacının 2006 yılında Petrol-İş Sendikasına üye olduğuna ilişkin üye kayıt fişi, davalı tarafından yapılan ödemeleri gösteren belgeler, kapsam içi personel ücret yönetmeliği, kök ücret tablosu ve davalı işyerinde geçerli toplu iş sözleşmesi ile yönerge de dosyaya ibraz edilmiştir. Davalı Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı Kapsam İçi Personel Ücret ve Görevde Yükselme Yönergesinin “İşe Almada Ücretin Tespiti” başlıklı 6. maddesinde “(1) Personelin daimi veya geçici bir göreve açıktan atanmasında ilk kademe unvanı ve ücreti verilir. (2) İşe alınan personelin başlangıç ücreti; Ortaklık içi, Ortaklık dışı hizmetleri ve öğrenim farkı nedeniyle verilecek ücretin değerlendirilmesini düzenleyen aşağıdaki (a), (b), (c), (ç) bendi esaslarına göre tespit edilir. a) Ortaklık İçi Hizmetler: Daha önce ortaklık içi hizmeti olanların yeniden işe alınmaları halinde, 3. maddenin (c) bendi de dikkate alınarak, son işe alınma tarihi itibariyle geçmiş hizmetlerine göre intisap tarihi bulunur. Bulunan intisap tarihinde yürürlükte bulunan kök ücret tablosuna göre kök ücreti tespit edilir. Kök ücretin üzerine bu maddenin (b) bendi dikkate alınarak kademe farkı ve (c) bendi dikkate alınarak tahsil zammı ilave edilir. İntisap tarihinden son giriş tarihine kadar geçen süre içinde yürürlüğe giren toplu iş sözleşmesi zamları ilave edilmek suretiyle başlangıç ücreti tespit edilir. Ücretleri bu şekilde tespit edilenlere, geçmiş iç hizmetleri için ayrıca kademe farkı verilmez. Bu işlem iş akdi yenilenen personele uygulanmaz” hükmüne yer verilmiştir. Davacı, davalıya ait işyerinde başlangıçtan itibaren olarak çalıştığını, tüm işçilere aynı ücretin verilmesine karşın kendisine yapılan ödemelerin eksik olduğunu ileri sürmektedir. Buna karşı davalı işveren, davacının Kapsam İçi Personel Ücret Yönetmeliğinin 1. maddesinde "Bu yönetmelik TPAO işyerlerinde belirsiz süreli hizmet akdi ile çalışan ve Toplu İş Sözleşmesi kapsamında olan (kapsam içi) personele uygulanır." hükmü sebebiyle Toplu İş Sözleşmesine dayalı olarak ödenen ücret kalemlerinden yararlanamayacağını savunmaktadır. Buna göre taraflar arasındaki davacının kök ücretinin nasıl belirleneceği konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.Davalı Ortaklığın Kapsam İçi Personel Ücret ve Görevde Yükselme Yönergesinin 1. maddesinde yönergenin, kapsam içi personelin işe başlama ücretleri ile nakil ve görevde yükselmelerinde uygulanacak esasların belirlenmesinin amaçlandığı; yönergenin Ortaklık işyerlerinde belirsiz süreli iş sözleşmesi ile çalışan ve toplu iş sözleşmesi kapsamında olan kapsam içi personele uygulanacağı belirtilmiştir. Bu sebeple davacının kök ücretinin belirlenmesinde tespit kararına göre işe başladığı tarihte alabileceği ücret araştırılmalıdır.Yukarıda sözü edilen Yönergenin 6. maddesinin 2. bendinde "İşe alınan personelin başlangıç ücreti; Ortaklık içi hizmetler Daha önce ortaklık içi hizmeti olanların yeniden işe alınmaları halinde, 3. maddenin (c) bendi de dikkate alınarak, son işe alınma tarihi itibariyle geçmiş hizmetlerine göre intisap tarihi bulunur." düzenlemesi dikkate alınarak kök ücret tespit edilmelidir. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda ise, TPAO kapsam içi personel ücret yönetmeliği ve kök ücret tablosuna göre davacının ilk defa çalışmaya başladığı tarihteki kök ücreti belirlenerek iş sözleşmesinin fesih tarihindeki günlük ücretinin belirlendiği, dosyadaki bordroların emsal alındığı ve davacının baştan beri sendikal haklardan yararlanacağı düşünülerek hesaplama yapıldığı belirtilmiştir.Ayrıca belirtmek gerekir ki, eşitlik ilkesinin aynı durumda olanlar bakımından geçerli olduğunun göz önünde bulundurulması gerekir. Bu bağlamda, sendikaya üye olan ile üye olmayan arasında Toplu İş Sözleşmesinden yararlanma yönünden bir fark olması doğal karşılanmalıdır. Davacının 2006 yılında sendika üyesi olduğu dikkate alındığında sendikaya üyelik tarihinden önceki dönem için kök ücrete Toplu İş Sözleşmesi zamlarının uygulanması doğru olmaz. Aksi halde daha önce Toplu İş Sözleşmesinden yararlanan işçi ile Toplu İş Sözleşmesinden yararlanmayan işçinin ikinci dönem giriş ücreti aynı olacaktır. Buna göre mahkemece işyerinde çalışan güvenlik görevlilerinin ücretlerinin sendika üyesi oldukları tarih ve önceki durumları dikkate alınarak tespit edilmeli, sendika üyesi olduğu tarihten itibaren Toplu İş Sözleşmesinden yararlanabileceği hususu da nazara alınarak hesaplama yapılmalıdır. Hüküm kurmaya yeterli olmayan bilirkişi raporu ve eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. Sonuç:Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 01.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.