MAHKEMESİ : Ankara 7. İş MahkemesiTARİHİ : 28/03/2014NUMARASI : 2012/69-2014/341DAVA : Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, ulusal bayram ve genel tatil, fazla mesai ile yıllık izin ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.Hüküm süresi içinde davalılar avukatları tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı İsteminin Özeti:Davacı vekili; davacının iş sözleşmesinin işverence haksız olarak feshedildiğini, tazminat ve alacaklarının ödenmediğini ileri sürerek, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, fazla çalışma ücreti, ulusal bayram genel tatil ücreti ve yıllık izin ücreti alacaklarının davalılardan faizleriyle birlikte tahsilini istemiştir.Davalı Cevabının Özeti:Davalı Bakanlık vekili; husumet itirazında bulunarak, davanın reddini talep etmiştir.Davalı M.. K.. vekili; müvekkilinin 01.06.2010 tarihinde davalı idareden ihaleyi aldığında davacının iş yerinde çalışmakta olduğunu, 31.12.2011 tarihinde Ulus Devlet Hastanesinin, Numune Hastanesine bağlanması sebebiyle ihalenin sona erdiğini, müvekkilinin Numune Hastanesinin açtığı ihaleyi kazanması sebebiyle işçilere bu iş yerinde çalışmasının teklif edildiğini, davacının da aralarında bulunduğu bazı işçilerin bu teklifi kabul etmeyerek istifa ettiklerini, müvekkilinin tehdit ve baskısının söz konusu olmadığını, davanın önceki alt işverenlere ihbar edilmesi gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.Mahkeme Kararının Özeti:Mahkemece, dosya içeriği ve bilirkişi raporu doğrultusunda, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Temyiz:Kararı, kanuni süresi içinde davalılar vekilleri temyiz etmiştir.Gerekçe:1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.2-Davacı işçinin fazla çalışma ücretine hak kazanıp kazanmadığı hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır. Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları, delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille söz konusu olabilir. Buna karşın, bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda dahi, işçinin geçerli bir yazılı belge ile bordroda yazılı olandan daha fazla çalışmayı yazılı delille ispatlaması gerekir. Fazla çalışmanın yazılı delil ya da tanıkla ispatı imkan dahilindedir. İşyerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan tanıkların anlatımlarına değer verilemez.Somut olayda, dosya içeriği, davacının yaptığı iş, kalorifercilik görevinin kendine özgü çalışma sisteminin bulunması ve tanıkların kaloriferlerin yanmadığı Mayıs-Eylül arasındaki dönemde, davacının haftalık üç saat fazla çalışma yaptığını tereddüde yer vermeyecek şekilde açık olarak beyan etmemiş olmaları karşısında, Dairemiz incelemesinden geçen 2014/14074 esas sayılı emsal karar da dikkate alınarak, kaloriferlerin yanmadığı yaz döneminde (her yıl Mayıs—Eylül arası) fazla çalışma yaptığının ispatlanamadığı ortadadır. Hal böyle olunca, belirtilen dönem için fazla çalışma isteminin reddi gerekirken, hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.Sonuç: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 01.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.