Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 25723 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 8354 - Esas Yıl 2016
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA : Davacı, fazla çalışma, yıllık izin ve ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.Hüküm süresi içinde davacı avukatı ve davalı ... İnşaat Taah. ve Turizm Tic. A.Ş. avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili, müvekkili işçinin fazla çalışma, yıllık izin ve resmi tatil ücreti alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.Davalılar vekilleri, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davalı ... İşletmesi Genel Müdürlüğü bakımından davanın reddine, diğer davalı bakımından ise davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili ve davalı ... İnşaat Taah. ve Turizm Tic. A.Ş. vekili temyiz etmiştir.1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının ve davalı ... İnşaat Taah. ve Turizm Tic. A.Ş.’nin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 2-4857 sayılı İş Kanunu’nun 66/f. maddesinde, “Demiryolları, karayolları ve köprülerin yapılması, korunması ya da onarım ve tadili gibi, işçilerin yerleşim yerlerinden uzak bir mesafede bulunan işyerlerine hep birlikte getirilip götürülmeleri gereken her türlü işlerde bunların toplu ve düzenli bir şekilde götürülüp getirilmeleri esnasında geçen süreler” işçinin günlük çalışma süresinden sayılmıştır. Somut uyuşmazlıkta, hükme esas alınan bilirkişi raporunda, 4857 sayılı Kanun’un 66/f. maddesi de nazara alınarak, haftalık fazla çalışma süresinin belirlenmesinde, bir hafta haftanın yedi günü, takip eden hafta ise haftanın altı günü olmak üzere, günlük çalışma süresinin 06:30-19:30 saatleri arasında olduğu esas alınmıştır. Ne var ki, tanık beyanları, 4857 sayılı Kanunu’nun 66/f. maddesi uyarınca yolda geçen sürelerin belirlenmesi bakımından netlik arz etmemektedir. Bu halde, tanıkların beyanlarına yeniden başvurularak bu yön aydınlatılmalı ve neticeye göre fazla çalışma ücreti alacağı yeniden değerlendirilmelidir. Diğer taraftan, hükme esas alınan bilirkişi raporunda, yedi gün çalışılan haftalar bakımından, hafta tatili günü için yedibuçuk saatlik çalışmanın da fazla çalışma ücreti alacağı içerisinde değerlendirilerek hesaplamaya dahil edildiği anlaşılmaktadır. Her ne kadar dava dilekçesinin talep sonucunda, ayrıca hafta tatili ücreti talep edilmemiş ise de, dilekçenin açıklamalar kısmındaki beyanlardan, çalışma karşılığı hafta tatili ücreti alacağının da, fazla çalışma ücreti adı altında talep edildiği anlaşılmaktadır. Bu halde, yedi gün çalışılan haftalar bakımından, hafta tatili günü için yedibuçuk saatlik çalışmanın hesaplamaya dahil edilmesi sonuç itibariyle yerinde görülmüştür. 3-Mahkemece, yıllık izin ve resmi tatil ücretlerine yönelik taleplerin, herhangi bir gerekçe açıklanmadan reddine karar verilmiştir. Gerekçesiz bir şekilde, anılan taleplerin reddine karar verilmesi, Anayasanın 141. maddesi ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 297. maddesine aykırıdır. Anılan sebeple, dosya kapsamındaki deliller değerlendirilerek ve gerekçeli bir şekilde söz konusu talepler hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verilmelidir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 22.11.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.