MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiDAVA : Davacı, kıdem, ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti ile fazla mesai ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı vekili, müvekkilinin davalıya ait olan iş yerinde 1998 yılı başında işe başladığı ve işyerinde ara işçisi olarak çalıştığını, müvekkilinin uzunca bir zamandır fazla mesai ücretini almadığını, yıllık izin hakkını kullanmasına izin verilmediğini artık işe devam etmek istemediğini, müvekkilin davalı işyerinden aylık 720,00 TL ücret alındığını, fazla çalışma ücretinin hiçbir zaman kendisine ödenmediğini, yıllık izine çıkılmasına izin verilmediğini, yıllık izin ücretinin kendisine ödenmediğini belirterek kıdem ve ihbar tazminatı ile birlikte bir kısım işçilik alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.Davalı vekili, davacının haklarının verilmemesinin söz konusu olmadığını, davacı işe devamsızlığı dolayısıyla kendisine ihtarname çekilmesi üzerine böyle bir iddiada bulunduğunu, davacının iş sözleşmesinin devamsızlığı dolayısıyla davalı müvekkil şirket tarafından haklı olarak fesih edildiğini, davacının fazla çalışma yapmasının ve yıllık izinlerini kullandırmaması söz konusu olmadığını, fazla çalışma olması halinde ücretleri ödendiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Mahkemece, yapılan yargılama sonucunda toplanan delillere ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Kararı davalı temyiz etmiştir.1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.2-Taraflar arasındaki uyuşmazlıklar davacının iş sözleşmesinin feshi, fazla mesai alacağının takdiri indirim yapılmaması ve yıllık izin alacağına uygulanan faiz oranı noktalarındadır.Davacı fazla mesai alacağının ödenmemesi ve yıllık izin kullanmasına izin verilmemesi nedeniyle işe devam etmek istemediğini beyan etmiştir. Davalı taraf ise davacının devamsızlığı nedeniyle iş sözleşmesinin feshedildiğini belirtmiştir. Her ne kadar mahkemece feshe ilişkin bir gerekçe belirtilmeksizin kıdem ve ihbar tazminatı hüküm altına alınmış ise de tüm dosya kapsamındaki bilgi ve belgeler, tanık beyanları, yapılan yargılama sonunda davacının ödenmeyen fazla mesai alacağının bulunması ve davacı tarafın dava dilekçesinde işe devam etmek istemediği yönündeki beyanı dikkate alındığında iş sözleşmesinin davacı tarafından haklı nedenle feshedildiği anlaşılmaktadır. İş sözleşmesini fesheden taraf haklı dahi olsa ihbar tazminatına hak kazanamıyacağı sabittir. Hal böyle olunca mahkemece davacının ihbar tazminatı talebinin reddine karar verilmesi gerekli iken ihbar tazminatının hüküm altına alınması hatalıdır.3-Davacının, bilirkişi raporuna göre gerçekleşen fazla mesai alacağına hükmolunmuş ise de hastalık, izin veya mazeret izni gibi nedenlerle çalışmadığı günler olabileceği dikkate alınmadan, söz konusu alacaklardan takdiri indirimi yapılmaması hatalıdır. Hal böyle olunca mahkemece %30'dan az olmamak şartıyla takdiri indirime gidilmesi ve davacının talep ettiği fazla mesai alacağı miktarı aşılmamak kaydıyla fazla mesai alacağının hüküm altına alınması gereklidir.4-Mahkemece yıllık izin alacağının en yüksek banka mevduat faiziyle tahsiline karar verilmiştir. Dairemizce, iş sözleşmesinin feshinde ödenmesi gereken izin ücreti, geniş anlamda ücret içinde değerlendirilmemiş ve 4857 sayılı İş Kanunu'nun 34. maddesinde sözü edilen bankalarca mevduata uygulanan en yüksek faize karar verilemeyeceği kabul edilmiştir. O halde, izin ücreti için uygulanması gereken faiz, kanuni faiz olmalıdır. Mahkemece davacının yıllık ücretli izin alacağı için bankalarca mevduata uygulanan en yüksek faize hükmedilmesi hatalıdır.Kabule göre ihbar tazminatı bakımından da yasal faize hükmedilmesi gerekli iken en yüksek banka mevduat faizine hükmedilmesi hatalıdır.5-Mahkemece bakiye harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine ilişkin hüküm hatalı olup bakiye harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydedilmesine karar verilmesi gereklidir.SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan sebeplerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 16.09.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.