Y A R G I T A Y İ L A M IMAHKEMESİ : Asliye Hukuk MahkemesiDAVA : Davacı, kıdem, ihbar tazminatı, fazla mesai, yıllık izin ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.Hüküm süresi içinde duruşmalı olarak davalı ....... Ltd. Şti. avukatı tarafından temyiz edilmiş ise de; duruşma gününün taraflara tebliği için davetiyeye yapıştırılacak posta pulu bulunmadığından duruşma isteğinin reddine ve incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor sunuldu, dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı isteminin özeti: Davacı vekili, müvekkilinin davalı işyerinde 1988-2009 yılları arasında şef garson olarak çalıştığını, iş sözleşmesinin davalı işverence haklı sebep olmaksızın feshedildiğini beyanla kıdem ve ihbar tazminatı, fazla mesai, yıllık ücretli izin ve ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarını istemiştir.Davalı cevabının özeti: Davalı vekili, davacının mevsimlik işçi olduğu beyanla davanın reddini savunmuştur.Mahkeme kararının özeti:Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Temyiz: Karar süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Gerekçe: 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.2-Uyuşmazlık davalı işyerinde yapılan işin, mevsimlik iş olup olmadığı ve davacının yıllık ücretli izin hakkı bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır.Çalışmanın sadece yılın belirli bir döneminde sürdürüldüğü veya tüm yıl boyunca çalışılmakla birlikte çalışmanın yılın belirli dönemlerinde yoğunlaştığı işyerlerinde yapılan işler mevsimlik iş olarak tanımlanabilir. Söz konusu dönemler işin niteliğine göre uzun veya kısa olabilir. Her zaman aynı miktarda işçi çalıştırmaya elverişli olmayan ve işyerinde yürütülen faaliyetin niteliğine göre işçilerin her yıl belirli sürelerde yoğun olarak çalıştıkları ve fakat yılın diğer dönemlerinde iş sözleşmelerinin, ertesi yılın faaliyet dönemi başına kadar ara vermeyi gerektirdiği işler mevsimlik iş olarak değerlendirilir.4857 sayılı İş Kanunu'nun 53. maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca, mevsimlik işlerde yıllık ücretli izinlere ilişkin hükümler uygulanamaz. Bir başka anlatımla, mevsimlik işçi 4857 sayılı Kanun'un yıllık ücretli izin hükümlerine dayanarak, yıllık ücretli izin kullanma veya buna dayanarak ücret alacağı isteminde bulunamaz. Hemen belirtmek gerekir ki, bu kural nispi emredici nitelikte olup, işçi lehine bireysel ya da toplu iş sözleşmesi ile yıllık ücretli izne ilişkin hükümler düzenlenebilir. Bu durumda sözleşmedeki izinle ilgili hükümler uygulanacaktır. Diğer taraftan, bir işyerinde mevsimlik olarak çalıştırılan işçi, mevsim bitiminde, mevsimlik iş dışında askı süresi içinde işverenin diğer işyerlerinde çalıştırılıyorsa, devamlı bir çalışma olgusu söz konusu olduğundan, bu durumda işçinin yıllık ücretli izin hükümlerinden yararlandırılması gerekir. Aynı işverene ait yazlık ve kışlık tesislerde, sezonluk işlerde fakat tam yıl çalışan işçiler de, 4857 sayılı Kanun'un 53/3 maddesi ve Yıllık Ücretli İzin Yönetmeliğinin 12. maddesi uyarınca yıllık ücretli izne hak kazanacaklardır. Dosya içeriğine göre davacı işçi davalı şirkete ait otel işyerinde garson olarak çalışmıştır. Sigorta kayıtlarına göre de çalışma süresi boyunca yaz aylarında işe girişi, kış aylarında ise işten çıkışı bildirilmiştir. Dinlenen taraf tanıkları otelin kış aylarında çalışmadığını ve sezonluk olduğunu ifade etmişlerdir. Çalışılan işyeri ile yapılan işin niteliği gözetildiğinde davacı işçinin mevsimlik işçi olduğu anlaşılmış olup mahkemece aksi yöndeki kabule göre yıllık izin ücretine hükmedilmesi isabetsizdir. Ancak davacının, Kurum kayıtlarına göre yılda üç yüz otuz günden fazla çalıştığı anlaşılan 1992, 1997 ve 1998 yılları bakımından yıllık ücretli izne hak kazandığı kabul edilmesi gerekmektedir. Bu hususlar dikkate alınmaksızın yazılı şekilde karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 14.09.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.