Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 2426 - Karar Yıl 2012 / Esas No : 9309 - Esas Yıl 2011
MAHKEMESİ: Sakarya İş MahkemesiTARİHİ: 19/08/2010NUMARASI: 2010/342-2010/643Davacı vekili özetle; müvekkilinin iş sözleşmesinin davalı işverence geçerli sebep olmadan feshedildiğini ileri sürerek, feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini, işe başlatılmama halinde ödenmesi gereken tazminat ile boşta geçen süre ücretinin belirlenmesini istemiştir.Davalı vekili özetle; tartım görevlisi olan davacının görevi sırasında yanlış tartımı yapması sonrasında oluşan ilaç karışımını çözmek için işçilik zamanı ve makine kullanıldığını ve harcanan süre kadar üretimin durduğunu, bu arada ambalajlanan ürünün açılarak tekrar işleme tabi tutulduğunu, kullanılan malzemenin zayi olduğunu,olay nedeniyle 8.400,00 TL zararın doğduğunu belirterek feshin haklı nedene dayandığını beyan ederek açılan davanın reddini talep etmiştir.Mahkemece; davacı işçinin olayda kusurunun olmadığı, ancak işverenin de yeterli önlemleri almayarak hatalı tartım işleminde kusuru olduğu anlaşıldığından ölçülülük prensibi gereği davacı işçinin bu eylemi nedeniyle iş akdinin feshedilemeyeceği gerekçesiyle davalı tarafından yapılan feshin geçersizliğine, davacı tarafından açılan davanın kabulüne ve davacının işe iadesine karar verilmiştir.Karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiştir.Dosyadaki bilgi ve belgelere göre davalı şirkete ait işyerinde tartım görevlisi olarak çalışan davacı işçinin iş sözleşmesi hatalı tartımdan dolayı meydana gelen zarar nedeniyle 4857 sayılı İş Kanunu'nun 25/II. maddesi gereğince feshedildiği anlaşılmaktadır.Somut olayda doğru sonuca varılabilmesi için, ilaç üretim işlemleri konusunda uzmanlardan oluşturulacak üç kişilik bilirkişi kuruluna sunulmuş belgeler ve ayrıca işyeri kayıtları ve orada düzenlenen belgeler incelettirilmeli,gerekirse işyerinde keşif yapılarak gerçekten davacının fesih sebebi yapılan tartım hatasıyla ilgili eyleminde işverenin gerekli önlemleri alıp almadığı, davacının görev tanımı itibariyle sorumlu tutulup tutulmayacağı ve zarar miktarı saptanmalı ve bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek oluşturulacak sonuç çerçevesinde karar verilmelidir.Mahkemece tüm bu yön gözetilmeden, eksik incelemeyle oluşturulan hüküm hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda belirtilen nedenle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 21/02/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.