MAHKEMESİ :İş Mahkemesi DAVA : Davacı, fark ücret ve fark ikramiye alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı vekili, davacının fiilen muhasebe yetkilisi görevini yürüttüğünü, muhasebe yetkilisi sertifikası almasını ve Kuruma başvuruda bulunmasına rağmen, durumuna uygun kadroya intibakının yapılmadığını, ücret ve diğer haklarının B grubundan ödenmeye devam edildiğini, 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu hükümlerine göre sertifika aldığından A hizmet grubunun teknik ve destek hizmetleri bölümünde yer alması, birim sorumlusu olarak ücret ve haklarının buna göre ödenmesi gerektiğini ileri sürerek ücret ve diğer özlük haklarının fiilen yerine getirdiği görevine uygun A grubu teknik ve destek hizmetleri kadrosuna uyarlanmasına, yoksun kaldığı özlük hakları için ücret, proje primi ve proje destek primi dahil ücretlerinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporu doğrultusunda, yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Karar, davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir.Taraflar arasında davacının görevinin hangi hizmet grubuna dahil olduğu ve bu bağlamda alması gereken ücretleri noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.Somut olayda, davacı fiilen muhasebe yetkilisi görevini yürütmesine rağmen kadrosunun B grubunda yer aldığını ve A grubundaki muhasebe yetkililerine sağlanan haklardan mahrum kaldığını iddia etmiştir. Mahkemenin de kabulünde olduğu üzere ve dosya kapsamından mezuniyet durumunun ve A grubuna B grubundan geçişin mümkün olmadığının anlaşılması karşısında davacının kadrosuna uygun haklardan yararlandığı, A grubundaki muhasebe yetkililerinin öğrenim vs. durumlarının farklı olduğu ve haklarının da buna orantılı olarak farklı olmasının olağan olduğu nazara alındığında mahkemece davanın reddi gerekirken kabulü hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 02.07.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.