MAHKEMESİ :İş MahkemesiDAVA : Davacı, ücret farkı alacağı, ikramiye farkı, fazla mesai ile iş güçlüğü tazminatı alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme, isteğin reddine karar vermiştir.Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı İsteminin Özeti:Davacı, davalıya ait işyerinde bahçıvan olarak çalıştığını, ... Bankası Mensupları Sosyal Yardımlaşma Emeklilik vakfında 24.12.1994 tarihine kadar çalıştığını, bu tarih de işyerinin davalı bankaya devredildiğini, devir tarihinde vakıf ile .... Sendikası arasında 01.05.1993-30.04.1995 dönemi için bağıtlanmış toplu iş sözleşmesinin bulunduğunu, davalı bankanın yürürlükte bulunan toplu iş sözleşmesi hükümlerini uygulamayarak yevmiyesi 327,70 TL olduğu halde yeni işe almış gibi 179,817 TL asgari ücret üzerinden ödeme yapmaya başladığını, bunun üzerine .... İş Mahkemesinin 2005/1455 esasına kayden dava açılarak devir öncesi yevmiyesinin devir sonrası düşürülmesi sebebi ile oluşan alacakların tahsilinin talep edildiğini, mahkeme tarafından dava tarihi olan 23.12.2005 tarihinden 5 yıl geriye doğru alacakların tahsiline karar verildiğini ve mahkeme kararının onanarak kesinleştiğini, bir kısım işçiler tarafından .... 3. İş Mahkemesinin 2011/791-795 esas sayılı dosyaları ile 23.12.2005-26.05.2009 dönemi için açılan davaların lehe sonuçlandığını belirterek 23.12.2005 tarihinden bu yana hesaplanacak ücret, ikramiye, fazla mesai ücreti ve iş güçlüğü tazminatı fark alacaklarının ödenmesini istemiştir.Davalı Cevabının Özeti:Davalı, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme Kararının Özeti:Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.Temyiz:Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.Gerekçe:Taraflar arasındaki uyuşmazlık işçi ücretlerinin ödenip ödenmediği konusundadır.4857 sayılı İş Kanunu'nun 37. maddesine göre, işçiye ücretin elden ya da banka kanalıyla ödenmesi durumunda, ücret hesabını gösteren imzalı ve işyerinin özel işaretini taşıyan “ücret hesap pusulası” verilmesi zorunludur.Uygulamada çoğunlukla “ücret bordrosu” adı altında belgeler düzenlenmekte ve periyodik ödemelerde işçinin imzası alınmaktadır. Banka aracılığı ile yapılan ödemelerde banka kayıtları da ödemeyi gösteren belge niteliğindedir. Ücretin ödendiğinin ispatı işverene aittir. Bu konuda işçinin imzasını taşıyan bir ödeme belgesi yeterli ise de, para borcu olan ücretin ödendiğinin tanıkla ispatı mümkün değildir. Mahkemece, hükme esas alınan bilirkişi raporunda dosya içeriğinde bulunan bordrolara göre ödemeler yapıldığı belirtilmekte ise de taraflar arasında ödeme konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır. Bu durumda ilgili banka kayıtları celp edilerek imzasız bordrolarda belirtilen miktarların ödenip ödenmediği denetlenmeli, banka kayıtlarının bulunmaması durumunda da yeniden bilirkişi raporu alınmak suretiyle ödenmeyen kısımlar tespit edilerek hesaplanmalı, varsa bakiye miktara hükmedilmelidir. Eksik inceleme ve araştırma ile sonuca gidilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.Sonuç:Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 02.07.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.